Her gün 8 Mart, her gün dayanışma

Kadın Haberleri —

.

.

  • ‘Kadınlar özgür olmadan hiçbir özgürlük ideali özgür olamaz’ diyen tanınmış isimler, cins kırımını durdurmak, hayatlarına sahip çıkmak için tüm kadınları birlikte mücadeleye çağırıyor. 

EYLEM KAHRAMAN

Dünyanın her yerinde kadınlar cinsiyetinden dolayı ayırımcılığa uğruyor, erkeklerle asla eşit görülmüyor, onlardan daha fazla çalıştığı halde daha az kazanıyor. Yine dünyanın her yerinde kadınlar sadece kadın oldukları için eril zihniyet tarafından sistematik bir biçimde öldürülüyor. Erkek egemen devlet sistemi ise tüm kurum, yasa ve ahlak anlayışıyla kadın kırımını destekliyor, kadın katillerini koruyor.
Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve emek sömürüsünün her gün arttığı dünyada kadın cinayetleri ve çocuk istismarı vakaları bir yıldır süren pandemi nedeniyle tavan yapmış durumda. Örgütlü kadınların bir araya gelerek mücadele etmesinden rahatsız olan eril zihniyet bu yıl da pandemiyi öne sürerek kadınları susturmayı, onların mücadelesini görünmez kılmayı amaçlıyor, ama kadınlar her koşulda ortak zeminde buluşarak sesini duyurmayı başarıyor.
Edebiyat, sanat, siyaset ve iş dünyasından kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle gazetemize konuştu.

Hülya Gülbahar (Avukat, Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü): 8 Mart dünya kadınlarının birlik, mücadele ve dayanışma günü. Türkiye'de de kadınlar olarak bütün bir Mart ayına yayılan etkinliklerimizle hayatlarımıza ve haklarımıza sahip çıkacağız. EŞİK olarak bu 8 Mart'ta artık bir cins kırım boyutuna ulaşan kadın cinayetlerine karşı herkesi göreve çağırıyoruz. Meclise, meclis başkanına, iktidar ve muhalefet partilerine sesleniyoruz: 9 Mart Salı günü özel gündemli bir oturum düzenleyerek kadınların yaşam hakkına sahip çıkın. Siyasi partiler, belediyeler, belediye meclisleri, üniversiteler, meslek örgütleri dahil herkesi kadın cinayetlerini, bu cins kırımı önlemek için göreve çağırıyoruz. Herkese, tüm topluma sesleniyoruz, göreviniz olanı yapın, sizin göreviniz olmayanı da görevi olanlardan talep edin. EŞİK olarak İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanması için 12 Adım bröşürünü yayınladık. Herkesin yapabilecekleri var ve yapmalı. 

Fatmagül Berktay (Akademisyen, yazar): Cins kırım durduruluncaya, haklar elde edilinceye kadar her gün 8 Mart, her gün birlik, her gün dayanışma!

Mebuse Tekay (Avukat, yazar): Her şeyin üstümüze üstümüze geldiği bugün, en yüksek itiraz sesi siyasi partilerden değil, kadınlardan geliyor. Kadınlar, farklılıklarımızla birlikte onurlu bir yaşamı kurmak için rol model olmayı başardılar. 8 Mart kutlu olsun!

 

Ayşegül Devecioğlu (Yazar): Dünyanın yoksulları olan kadınlar salgında daha da yoksullaştı, ev içi şiddete daha çok maruz kaldı. Saray rejiminin kadınlara yönelik saldırıları arttı, ama kadınlar itiraz etmekten, mücadeleden bir an geri durmadı. Bu 8 Mart'ta da hayatı bize yasaklamaya, soluğumuzu kesmeye, kolumuzu kanadımızı kırmaya çalışanlara karşı hep birlikte susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz diye haykıracağız.

Dersim Dağdeviren (Doktor, Almanya Kürt Akademisyenler Birliği Eşbaşkanı): 8 Mart'ı bu sene pandemi koşullarında karşılıyoruz. Pandemi ile birlikte kadına yönelik şiddet daha da arttı. Kürdistan ve Kürdistanlı kadınlar açısından bir de yeni boyutlara varan savaş gerçekliği söz konusu. Savaşı barışa, şiddeti sevgiye dönüştürmek, demokratik, ekolojik ve cinsiyet özgürlükçü paradigma etrafında güçlü bir örgütlenmeden geçer. Bu, hem şu an yaşadığımız hem de gelecekte bizi bekleyen pandemiler ile mücadele açısından da elzemdir. Sağlıklı ve özgür günler dileğiyle 8 Mart kutlu olsun!

Candan Yıldız (Gazeteci): Bugün değilse bile bir gün elbette. Evdeki, sokaktaki, meclisteki, işteki, yargıdaki, medyadaki irili ufaklı bütün iktidar biçimlerinin beslendiği patriyarkal sistemin teşhiridir 8 Mart. Geceler de, sokaklar da, meydanlar da “BİZİM” demektir 8 Mart. Kadınlar özgür olmadan hiçbir özgürlük ideali özgür olamayacaktır.

Deniz Türkali (Sinema, tiyatro ve ses sanatçısı): 8 Mart'ta erkekler kadınlara akıl vermeyi hiç olmazsa bir günlüğüne bıraksınlar. Bir işe yaramak istiyorlarsa İstanbul Sözleşmesi'nin hayata geçmesi için çaba sarfetsinler. 8 Mart tüm kadınlara kutlu olsun.

Şehbal Şenyurt Arınlı (Gazeteci, belgesel yönetmeni): Kadın özgürlük hareketi çok yol kat etti. 8 Mart direnişi bu mücadelede en önemli kırılma noktalarından biri. Bu tür mücadele günlerinde beni düşündüren, bu mücadeleyi verenlere kademe kademe hangi katkıların yapıldığı, daha nelerin eklenmesi gerektiği soruları oluyor. Biz kadınların dönüştürmeye çalıştığımız sistemi hangi metodlarla dönüştürmek istediğimize daha fazla kafa yormamız gerektiğini düşünüyorum. Tabii ki çok tartışılıyor ama henüz “iktidar halleri ile yüzleşmek” kadın hareketlerinin bütününe de sirayet edecek etkinlikte masaya yatırılmadı, söylem ve edim bütünselliği henüz içselleştirilmedi gibi görünüyor.

Önümüzdeki süreçte biz kadınların bu soruya da önemli bir gündem maddesi olarak daha çok emek vereceğini düşünüyorum. 8 Mart ve bu tür günler bizleri geçmişten güç almanın ötesinde bir yerlere taşımalı.

Nursel Aydoğan (Siyasetçi): Pandemi ve faşizm koşullarında artan saldırılara rağmen eşitlik ve özgürlük için, savaşa karşı barışı savunmak, kadın emeğinin sömürülmesine karşı durmak, siyasi soykırım operasyonalarına karşı koymak, bütün toplumun tecridi anlamına gelen ve İmralı'da 22 yıldır sürdürülen insanlık suçuna hayır demek için yıl boyunca alanlardaydık. Mücadele ve direnişimizi bu yıl da sürdürmeye devam edeceğiz. Erkek egemen sisteme ne içerde ne de dışarda boyun eğmeyecek, biat etmeyeceğiz. Bu düşünce ve duygularla başta cezaevlerindeki yoldaşlarımız olmak üzere tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyorum. Bedenimiz, kimliğimiz, emeğimiz özgürlüğümüzdür. Jin, Jiyan, Azadî!

Dilan Top (Müzisyen): Eğer yaşam denge gerektiriyorsa, bu dengeyi kurup korumak her birimizin görevidir. Bir kuşun uçabilmek için iki kanadının güçlü olmasının gerektiği gibi, bir toplumun da güçlü olması için hem kadının hem erkeğin denge içinde birlik olması önemlidir. Bilincin temeli nasıl ki emekse kadınların toplumda eşitliğe erebilmesi için ortaklaşa bir emek vermemiz gerekiyor bu bilince erişebilmek için. Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun!

Edibe Paksoy (Arkeolog, öğretmen): Kadınlar mücadele ve direnişin sembolüdür. Kadın özgürlük mücadelesini bu noktaya taşıyan tüm kadınları saygıyla anıyor, direnen tüm kadınları Mexmûr halkı adına selamlıyorum. 8'e Adarê pîroz be!

 

 

 

 

Tülay Şahmaran (Müzisyen): Benim kadın arkadaşlarımızdan ricam, kendilerini her yönüyle tanısın, kendi gücünün bilincinde olsun ve kendilerini sürekli geliştirsinler. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyorum. Jin, Jiyan, Azadî!

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.