İdeolojik ve kültürel mücadele

Forum Haberleri —

.

.

  • Kültürün mücadele aracı olması insanın varlığıyla, kimliğiyle alakalıdır. Özelikle de Kürt halkı gibi sömürge bir halkın uzun süreye yayılan özgürlük mücadelesinde ideolojik ve kültürel mücadelenin önemi, yaşanan gelişmelerde her zaman belirleyici olmuştur.

Rauf KARAKOÇAN

Siyasi karmaşanın gündelik değişkenliği içinde amaçtan ve hedeften kopuş, istem dışı olmasına rağmen kaçınılmaz hale geliyor. Mücadelenin ideolojik ve kültürel boyutu göz ardı edildiği, önemi yadsındığı oranda başarısızlık nüksedecektir. Mücadelenin ana eksenine ideolojik ve kültürel mücadele oturtulmadığı müddetçe başarı sağlanması mümkün olmayacaktır.

İktidarda olan güçler açısından da bu değişmez bir kuraldır. Askeri ve siyasi başarıların devamında, toplumsal mücadelelerde başarıya ulaşmanın yolu da buradan geçmektedir.

Siyasi değişimlerde, iktidarların el değiştirmesinde temel teşkil eden ideoloji ve kültür kavramlarına hak ettikleri önem verilmediğinden ciddi sorunlarla karşılaşılmaktadır. Buna en iyi örnek Türkiye’nin şimdiki halidir.

İktidardaki faşist güruh ülkeyi soyup soğana çevirirken, her türlü yetkiye haiz ‘tanrı krallar’ gibi yaşayıp ülkeyi diledikleri gibi yönetirken halen birinci parti olmaları üzerinde muhalefetin kafa yorması gerekmektedir. Muhalefetin mücadelesi sadece siyasi mücadele ile sınırlı kalması faşist iktidarı değiştirmeye yetmeyecektir. Bu anlamda ciddi bir muhalefet sorunu vardır.

Faşist iktidar partisi için de benzer sorunların mevcudiyetinden söz etmek mümkündür. Ciddi manada kimlik bunalımı içindedir. Dini referanslarla siyaset yapmanın sonuna gelinmiştir. Mağduriyetler üzerinden siyaset üretmekte pek mümkün görünmemektedir. İktidara gelmelerinin asıl nedenlerini bir tarafa bıraktıkları gibi, iktidarda kalmanın nedenleri de toplum için gerekli olan ideolojik ve kültürel zeminden yoksundur. Diktatör Erdoğan’ın ‘fikri iktidar olamadık’ itirafının özünde ideolojik ve kültürel açıdan yaşadıkları boşluktur.

Türkiye’de ki muhalefet, faşist iktidara karşı istenen türden ideolojik ve kültürel mücadele performansına sahip olmadıkları için başarısızdır. AKP iktidarının bu denli uzun süre iktidarda kalmasının asıl nedeni de burada aranmalıdır. İktidara karşı mücadeleyi dar kalıplar içine sıkıştırarak sürdürmesi toplumu ikna etmeye yetmediği ortadadır.

İdeolojik ve kültürel bağlamdan kopmuş siyasi-ekonomik sorunlara veya başka alanlara odaklanmış mücadele tarzı ve propaganda yönteminden istenilen sonuç elde edilemez.

Kürtlerin genel kazanımları açısından ideolojik ve kültürel mücadelenin durumunu baz alarak başarı veya başarısızlık örneklerini daha da çoğaltmak mümkündür.

Güney Kürdistan yönetiminin zaten fıtratında olmayan bir durumdur, ideolojik ve kültürel mücadele. Hâkim olduğu coğrafyayı Kürt düşmanlarına peşkeş çeken, düşmanla iş birliği yapan KDP’nin böyle bir sorunu da yoktur. Elit ve despotik bir yönetim anlayışı Güneyi tanınmaz hale getirmiştir. Ulusal çıkarları savunan ideolojik bir yaklaşımları olmadığı gibi kültürel bağlara da gereken önem verilmemektedir. Yerel ve parça eksenli örgütsel yapılanma ve siyaset anlayışı zaten bitiş noktasına dayanmıştır.

Rojava’nın durumu çok daha özgündür. Devrimsel gelişmenin devam ettiği ve rüştünü askeri açıdan ispatlayarak elde ettiği kazanımları korumak ve geliştirmek için ideolojik, kültürel mücadele çok daha gereklidir. Toplumu dönüştürerek yeniden yapılandırarak, demokratik toplumu inşa ederek yola devam etmesi ideolojik öncünün sağlam olması, kültürel boyutun örgütlendirilmesiyle at başı gitmesi gerekmektedir.

Özelikle de Kürt halkı gibi sömürge bir halkın uzun süreye yayılan özgürlük mücadelesinde ideolojik ve kültürel mücadelenin önemi, yaşanan gelişmelerde her zaman belirleyici olmuştur. Toplumsal değişimin özünde ideolojik ve kültürel mücadele vardır.

Kültürün mücadele aracı olması insanın varlığıyla, kimliğiyle alakalıdır. Doğal olarak insan yaşamını ilgilendiren her araç kültürel çalışmanın kullanımına girmektedir. Kültürel mücadele, 'kültürel varlıkların korunması, kültürel değerlere sahip çıkılması' gibi klişe söylemlerden çok daha geniş bir alanı kapsamaktadır.

Kültürel mücadele, geçmişten günümüze edindiğimiz deneyim, bilgi, birikim ve alışkanlıklarımızın tümü, yaşam tarzımızla alakalı her şeyi ilgilendiren konuları kapsamaktadır.

Toplumu yeniden örgütlemek, dizayn etmek, demokratik formata kavuşturmak çok meşakkatli ve uzun bir yoldur.  Arzu edilen demokratik yönetim modeli için gerekli olan bu toplumsal formu kazanmak zorundayız.

Toplumsal sorunların çözümünde askeri ve siyasi yöntemler beli dönemler gerekli ve kaçınılmaz gibi rol oynasa da esas itibariyle kalıcı ve kesin çözümler ideolojik-kültürel mücadele metoduyla elde edilir. Kürt halkı bu metodu Kürt özgürlük mücadelesinde deneyimlemiştir. Faşist Türk ordusunun her türlü teknik donanım ve sayısal üstünlüğüne karşı mücadele azmi, iradesi ve performansını gösteren kahraman gerillanın duruşu bunun en iyi örneğidir. Gücünü ideolojisinden alan Kürt Özgürlük Hareketinin yıllara yayılan mücadelesi bunun ispatıdır.

Rojava Devriminin kazanımları başta olmak üzere, Kuzey’de ve mücadelenin yürütüldüğü bütün mevzilerde ideolojik-kültürel mücadele kesintisiz ve daha yoğunluklu yürütülmesi halinde başarıyı kesinleştirecektir. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.