KCK, İran saldırılarını kınadı

  • KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, İran rejiminin gösteri yapan halka ve Kürt güçlerine yönelik saldırısını kınadı. Eşbaşkanlık, halk isyanından Kürtleri veya dış güçleri sorumlu tutmak yerine çözüm adımları atmasını istedi.

Eşbaşkanlık tarafından dün yapılan yazılı açıklama şöyle: İran devlet güçlerinin Kürt kadını Jîna Amînî’yi işkenceyle katletmesinden sonra Rojhilatê Kurdistan’da başlayan ve akabinde tüm İran’a yayılan halk eylemlerine karşı İran devletinin şiddetle karşılık vermesi sonucu birçok insan yaşamını yitirdi. Kadınlar öncülüğünde gerçekleşen ve başta kadınların olmak üzere tüm İran toplumunun demokrasi ve özgürlük taleplerini yansıtan halk eylemlerine İran devletinin şiddetle karşılık vermesi ve gerçekleştirdiği saldırılar sonucu birçok insanın yaşamını yitirmesi kabul edilemez. Kürt Özgürlük Hareketi olarak İran devletinin bu saldırgan tutumunu kınıyor ve yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz.

İran, Kürtleri sorumlu görüyor

İran devleti, içeride halka yönelik gerçekleştirdiği saldırıların yanı sıra Başurê Kurdistan’a da saldırarak Rojhilat güçlerini hedef aldı, çünkü eylemlerden Kürtleri sorumlu görmekte ve bundan dolayı da Kürtlere ve Rojhilatlı Kürt örgütlerine yönelip saldırılar gerçekleştiriyor. Kürt örgütlerine yönelik saldırılar sonucunda da birçok devrimci, yurtsever ve halktan insanlar yaşamını yitirdi. Bu saldırılar sonucu yaşamını yitirenleri anıyor, Kürdistan halkına ve saldırıya uğrayan Rojhilat güçlerine başsağlığı diliyoruz. İran devletinin Kürt güçlerine yönelik gerçekleştirdiği bu saldırıları kınıyoruz. İran devletinin bu yaklaşımı, başta İran halkları olmak üzere İran devleti açısından da olumsuz sonuçların ortaya çıkmasına ve sorunların daha da derinleşmesine yol açıyor. 

Talep meşru ve evrenseldir

İran devleti başta kadınların özgürlük talebi olmak üzere İran halklarının demokrasi taleplerini görmeli ve bu taleplerin karşılanması ve sorunların çözümü konusunda adımlar atmalıdır. Kürt ve İranlı kadınların dile getirdikleri talepler demokratik, meşru ve evrensel taleplerdir. Kadınların talepleri görmezden gelinemeyeceği gibi şiddetle bastırılması da kabul edilmezdir. İran devletinin kadın gerçeğini görmezden gelen, özgür iradesini tanımayan ve devlet şiddetiyle bastırmaya çalışan yaklaşımı, insanlık dışıdır ve kabul edilemez. İran devleti, erkek egemen zihniyet ve anlayışla kadına ve kadının özgürlük taleplerine yaklaşmaktan vazgeçmeli. Temsil ettiği tarihsel kültür ve inançla kadına, topluma ve insana dair olumlu bir yaklaşıma sahip olduğunu belirten İran devleti, başta kadınlar olmak üzere toplumun ve halkların özgürlük talepleri karşısında aldığı tutumla bunun gerçek olmadığını ortaya koydu. Erkek egemen anlayış ve zihniyetle kadın gerçeğine, doğasına ve özgürlük taleplerine yaklaşım doğru olmadığı gibi sonuç da alınamaz.

Dış güçler söylemi boş

İran devleti halkın tepkisini ortaya koyan ve meşru taleplerini yansıtan eylemlerini her seferinde dış güçlerin bir oyunu olarak göstermeye çalışmaktadır. Artık bu söylemden vazgeçilmelidir. Bu söylemin ne bir karşılığı ne de gerçekliği söz konusudur. Başta kadınlar olmak üzere İran halklarının ve toplumunun ciddi sorunları vardır. İran devleti, durumu dış güçlerle izah edeceğine bu gerçeği görmeli ve kabul etmelidir. Demokrasi ve özgürlükler konusunda kendini kapatan hiçbir gücün meşruiyeti olamayacağı gibi ayakta kalması da söz konusu olmaz. Dolayısıyla İran devleti toplumun yaşadığı sorunlar ve dile getirdiği talepler konusunda adımlar atmalıdır. Sorunların çözümü için diyalog, müzakere ve uzlaşma yöntemleri esas alınmalı ve demokratikleşme adımları atılarak sorunların çözümü sağlanmalıdır.

Adım at, oyun zeminini kurut

Kürt Özgürlük Hareketi olarak her zaman dış güçlerin Ortadoğu’ya yönelik müdahalelerine karşı durduğumuzu İran devleti de diğer güçler de bilmektedir. Dış güçlerin müdahaleleri halkların yararı için yapılmamaktadır ve halkların yararına bir sonuç vermemektedir. Bundan dolayı bu tutumumuzu doğru görmekte ve korumaktayız. Dış güçlerin müdahalelerinin önüne geçmenin en doğru ve etkili yolu da toplumun özgürlük ve demokrasi taleplerini karşılayan adımlar atmaktır. Eğer demokratikleşme adımları atılırsa dış güçlerin oyun kurmasının ve müdahaleler yapmasının zemini de kurutulur ve önü alınır. Bu yapılmadığı müddetçe ne devletin toplum nazarında meşruiyeti olur ne de dış güçlerin müdahale etme tehlikesi bertaraf edilir.

Suçlayacağına, çöz

İran devleti gerçekleşen halk eylemlerinden dolayı Kürtleri suçlayacağına, Kürt sorununun çözümü konusu üzerinde durmalıdır. Kürt sorunu görülmeli, kabul edilmeli ve Kürt sorununun çözümü konusunda adımlar atılmalıdır. Kürt sorunu sadece İran’ın değil, Ortadoğu’nun da en temel sorunlarından biridir. Bu gerçeklik görmezden gelinemez. Kim bunu görmezden gelirse öncelikle kendisi bundan zarar görür. Dolayısıyla Kürt halkına ve güçlerine yönelik saldırılar, İran devletinin de faydasına değildir. İran devleti bu gerçeği görmeli, görmezden gelen yaklaşımlardan vazgeçmeli, Kürt halkına, kadınına ve örgütlerine yönelik saldırılarını bir an önce durdurmalıdır. BEHDİNAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.