Scholz hükümeti işbaşı yapıyor

• Almanya’da Olaf Scholz’un başbakanlığındaki yeni koalisyon hükümeti bugün işbaşı yapıyor. Hükümetin özellikle pandemiyle mücadelede ve Türkiye ile ilişkilerde fark yaratıp yaratmayacağı merak konusu.

 

Almanya’da Scholz başbakanlığındaki üçlü koalisyon hükümeti bugün Bundestag’ta yemin ederek göreve başlıyor. 

Almanya'da 26 Eylül'de yapılan seçimlerden birinci parti olarak çıkan Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) lideri Olaf Scholz’un bugün Alman federal meclisinde (Bundestag) başbakanlığa seçilmesi ve yemin ederek göreve başlaması bekleniyor. Yeni kabine üyelerinin de yemin ederek görevlerine başlamaları öngörülüyor.  

Merkel veda etti

Böylelikle, 16 yıldır başbakanlık görevini yürüten Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Angela Merkel dönemi sona erdi. 

67 yaşındaki Merkel, emekliliğe ayrılacağını açıklamıştı. Merkel döneminin sonu, Almanya için ise yeni bir dönemin başlangıcı anlamına geliyor. Merkel’le birlikte 16 yıldır Almanya’yı yönlendiren, ancak son seçimi kaybeden Hristiyan Birlik CDU/CSU partileri muhalefete dönerken, SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan üçlü koalisyon hükümete geçiyor. 

Scholz dönemi başlıyor 

Merkel hükümetinde Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı olarak görev yapan 63 yaşındaki Olaf Scholz, Almanya tarihinde başbakanlık görevini üstlenen dördüncü SPD'li siyasetçi. 

Kabine netleşti

Partilerin renkleri nedeniyle "trafik lambası koalisyonu" olarak da adlandırılan koalisyon hükümeti yeni kurulan İmar Bakanlığı ile birlikte 16 yerine 17 kişiden oluşuyor. Koalisyon hükümetinde, SPD başbakanlık ve başbakanlık müsteşarlığının yanı sıra 6 bakanlığı üstlendi. Yeşiller 5, FDP ise 4 bakanlık aldı.

Kadın bakan sayısı arttı

Yaş ortalaması 50 olan kabinede 9 erkek, 8 de kadın bakan yer alıyor. Geçmiş hükümetlere göre kabineden kadın bakanların sayısı artarken, savunma, içişleri, dışişleri ve eğitim bakanlıkları gibi önemli makamlar da kadınlara teslim edildi. En genç bakanlar ise 41 yaşındaki Annalena Baerbock ile Anne Spiegel oldu.

Sağlık Bakanı Lauterbach

Almanya’da pandemiyle mücadelenin başına ise beklendiği gibi SDP’nin sağlık uzmanı Karl Lauterbach getirildi. SDP’li Sağlık Bakanı Lauterbach, pandemiyle mücadelede daha temkinli olunmasından ve daha sert önlemlerin alınmasından yana olan bir siyasetçi.

Tek göçmen bakan Özdemir

Kabinenin tek göçmen kökenli bakanı ise tecrübeli siyasetçi Cem Özdemir. 55 yaşındaki Özdemir, Gıda ve Tarım Bakanı oldu. 17 yaşından beri siyasetin içinde yer alan Özdemir, seçim bölgesi Stuttgart'ta doğrudan oyların yüzde 40'ını alarak meclise girmeyi başardı ve böylece bakanlığı da garantiledi. 

‘Türk düşmanı’ ilan edilmişti

Yeşiller partili Özdemir son yıllarda insan hakları ve demokrasi alanında gerileme yaşayan Erdoğan rejimine yönelik eleştirileri ile Kürt sorununa yönelik açıklamaları nedeniyle öne çıkan bir isimdi. HDP eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ile gazeteci Can Dündar’a verdiği destek nedeniyle Özdemir bizzat, R. Tayyip Erdoğan tarafından ’Türk düşmanı” ilan edilmişti. 2016’da Federal Meclis’ten Ermeni Soykırımı’nı tanıyan yasanın geçmesinde önemli rol oynayan Özdemir, milliyetçi çevrelerin tehditlerine maruz  kalmıştı.

Türkiye’yle ilişkiler nasıl olacak?

Yeni hükümetin Türkiye ile nasıl bir ilişki yürüteceği ise merak konusu. Zira Merkel’in döneminde Almanya’nın Türkiye politikası oldukça tartışmalıydı. 16 yıllık başbakanlığı döneminde mütevaziliği, soğukkanlılığı ve sadeliğiyle takdir toplayan Merkel, Almanya’ya karşı mültecileri koz olarak kullanan Erdoğan rejimine karşı tavizkar tutumu nedeniyle hem Meclis içindeki Yeşiller ve Sol Parti tarafından hem de demokratik kamuoyunda nezdinde çok eleştiriliyordu. Merkel döneminde Almanya, tüm karşı çıkışlara rağmen Türkiye’ye silah satışını durdurmadı ve önleyici yaptırımlara gitmedi. 

Baerbock fark yaratabilir mi?

Yeşiller’in yönlendireceği yeni dış politikada ise demokrasi ve insan hakları konularının daha fazla öne çıkması bekleniyor.  

Almanya’nın ilk kadın Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile partisi Yeşiller’in özellikle son yıllarda Erdoğan rejimine insan hakları ve demokrasi konularında eleştirileri var. Baerbock, Türkiye’deki tüm siyasi tutsakların derhal serbest bırakılmasını ve Kürt sorununda siyasi diyalog ve barış sürecine geri dönülmesini talep etmişti. Ancak Baerbock’un bakanlığıyla Almanya’nın Türkiye politikasını kökünden değişmesi beklenmiyor. Siyaset uzmanları, Baerbock’un dışişleri bakanlığı döneminde Almanya ve Türkiye arasında gerilim yaşanması olasılığının bulunduğunu, ancak sonuçta Almanya’nın devlet ve politik çıkarları nedeniyle ilişkilerin zedelenmeden süreceği görüşünde. HABER MERKEZİ