YSK, AA ve havuz iş birliği!

Dosya Haberleri —

14 Mayıs seçimleri/foto: AFP

14 Mayıs seçimleri/foto: AFP

  • Seçim günü geldi çattı ve deyim yerindeyse nefesler tutuldu. HDP Genel Merkezi’nde sabahın erken saatlerinde çalışmalar başladı. Sabahın erken saatlerinde Genel Merkez binasında hazır bulunan partililer Türkiye ve Kurdistan’ın dört bir yanından gelen bilgi akışlarını koordine etmek için yoğun bir çalışma temposuna girdiler. Telefonların susmadığı Genel Merkez’e sayısız ihlal ve usulsüzlük bildirildi.
  • Urfa’da toplu oy kullanımları, Amed’in Kulp ilçesinde bulunan Bayır İlkokulu'nda asker gölgesinde oy kullanmak zorunda bırakılan yurttaşlar, Batman’da HDP’li sandık görevlilerine saldırılar, kavgalar, uyulmayan propaganda yasakları... HDP Genel Merkezi’nden ilk açıklamayı HDP Seçim Takip Koordinasyon Merkezi Sözcüsü ve YSK temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki yaptı.
  • Oy verme işleminin saat 17.00’da bitmesinin ardından seçimin heyecanı biraz daha artmış halk resmen sonuçlara kilitlenmişken Yüksek Seçim Kurulu Başkanı da bu manipülasyona hizmet eder gibi davranırken Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uyarıları sonrası açıklama yapmak zorunda kaldı. Ancak yine de veri akışı kaplumbağa hızıyla açıklanmaya devam etti...

MIHEME PORGEBOL

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçim tarihinin geçtiğimiz Mart ayında netlik kazanmasının ardından ülkede hummalı bir seçim atmosferine girildi. Ancak Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kobanê Kumpas davasıyla kapatılmak ile karşı karşıya kaldı. Bu Kürt mücadelesinde bir ilk değildi elbette daha önce de defalarca kapatılmış bir gelenekten gelen parti olan HDP, seçimlerde saf dışı bırakılmak istenmesine karşı stratejik bir hamle yaparak seçimlere Emek ve Demokrasi İttifakı ile birlikte Yeşil Sol Parti ile girme kararı aldı. Ve çok kısa süre de yapılacak seçimler için kollar sıvandı. 81 ilde 87 seçim bölgesinde aralıksız bir çalışma başlattı. Biz gazeteciler de bu sürecin yakın takipçileri olduk. Evet Yeşil Sol Parti mücadele açısından yeni bir durak olsa da başta Kürt halkı olmak üzere halklar tarafından kısa sürede benimsendi ve halkın var gücüyle çalışmalara katıldığı bir parti oldu. Seçim günü geldi çattı ve deyim yerindeyse nefesler tutuldu.

Bilgi akışı için kollar sıvandı

Biz de kritik dönemeçte duran seçim sonuçlarını yakından takip etmek için HDP Genel Merkezi'nde soluğu aldık. HDP Genel Merkezi’nde sabahın erken saatlerinde çalışmalar başladı. Genel Merkez binasında hazır bulunan partililer Türkiye ve Kurdistan’ın dört bir yanından gelen bilgi akışlarını koordine etmek için yoğun bir çalışma temposuna girdiler. Telefonların susmadığı HDP Genel Merkez’e sayısız ihlal ve usulsüzlük bildirildi. Partililer, gelen çağrıları sahadaki seçim görevlilerine ileterek kendilerine ulaşan her ihlale anlık müdahalede bulundu. Öte yandan da seçim heyecanı hakimdi. Genel Merkez binası önünden geçip oy kullanmaya giden Ankaralı yurttaşların merkez binasının pencere ve balkonlarındaki partililere el sallayıp “Birlikte başaracağız” diye seslenmeleri dikkat çekti.

Herkes elini vicdanına koysun

Saatler ilerleyip Türkiye ve Kurdistan’dan seçim heyecanına ilişkin aktüel haber ve çağrılar da akmaya başladı. Gündeme düşen ilk çağrılardan biri çocuğunu Hakan Arslan’ın kemiklerinin 7 yılın ardından bir torba içinde teslim edildiği Ali Rıza Aslan’a aitti. Erzurum’un Qereyazî (Karayazı) ilçesine bağlı Çawûş kırsal mahallesinde oyunu kullanan Arslan, tüm yurttaşlara yaptığı çağrısında “Herkesin elini vicdanına koyarak oyunu kullanması gerekiyor. Bizim bu zulümden artık kurtulmamız gerekiyor. Halkımızın bu bilinçle oylarını kullanması gerekiyor. Halkımızın oylarını kendisini vermesini istiyoruz” diyordu. Ali Rıza Arslan’ın çağrısından sonra, ailesinin 3 ferdinin AKP Urfa Milletvekili Halil İbrahim Yıldız’ın yakınları tarafından vahşice katledilen Emine Şenyaşar’ın oy kullanırken ki gururlu, kederli ve dimdik baktığı fotoğrafı düştü ajanslara.

Adalet için Meclis'te...

Urfa Adliyesi önündeki Adalet Nöbeti'yle sesini tüm dünyaya duyurmasına rağmen bütün temelleri çürüyen Türkiye Cumhuriyeti devletinin resmi makamlarınca talepleri karşılanmayan Emine Şenyaşar’ın oğlu Ferit Şenyaşar da Urfa’dan milletvekili adayıydı. Karşısında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ vardı. İlerleyen saatlerde Ferit Şenyaşar’ın seçimi kazanıp annesiyle birlikte yıllardır sürdürdüğü adalet mücadelesini artık Meclis'te de yürüteceği netleşecekti. Partilerin genel başkanları, kamuoyuna mal olmuş şahsiyetler ve ‘ünlüler’in oy kullanma haberleri de öğleden önce sıkça konuşulan haberler arasındaydı. Böyle şeylerin haberini yapmak neye yarayacaksa…

İlk açıklama

HDP Genel Merkezi’nde bulunan herkes bu haberleri konuşuyordu ama konuştukları yalnızca bunlar değildi elbet. Oy kullanma işleminin ilk saatlerinde gündeme yansıyan bir de usulsüzlük ve hile haberleri vardı. Yine Urfa’da toplu oy kullanımları, Amed’in Kulp ilçesinde bulunan Bayır İlkokulu'nda asker gölgesinde oy kullanmak zorunda bırakılan yurttaşlar, Batman’da HDP’li sandık görevlilerine saldırılar, kavgalar, uyulmayan propaganda yasakları ve daha bir sürü şey. İşte tüm bunların ardından resmi açıklamalar da yavaş yavaş gelmeye başladı. HDP Genel Merkezi’nden ilk açıklamayı HDP Seçim Takip Koordinasyon Merkezi Sözcüsü ve YSK temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki yaptı. Tiryaki, saat 13.00’da Genel Merkez binasında yaptığı açıklamada seçimlere usulsüzlük ve hile karıştırmaya çalıştığı tespit edilen kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulacağını belirtti. Seçim propaganda yasaklarını devlet kurumlarının gücünü Erdoğan lehine propagandaya çeviren Fahrettin Altun ve Savcı Sayan başta olmak üzere tüm saray ve AKP yetkilileriyle ilgili de suç duyurusunda bulunacaklarını ekleyen Tiryaki TRT’yi de uyardı. TRT ve ona bağlı medya kuruluşlarının oyu binde bir bile olmayan partilerin önünde canlı yayın arabalarıyla beklediğini ancak Türkiye’nin en büyük 3. partisi olan HDP’ye basın ambargosunun sürdürüldüğünü belirten Tiryaki, “Bu onların da son günü” dedi. Bu uyarıların aslında önceden tahmin edilen zorlu ve manipülasyon dolu bir seçim sürecini kolaylaştırmaya dönük uyarılar olduğu çok geç saatlerde anlaşılacaktı.

Seçime yüksek katılım

Tiryaki’nin kendinden emin kısa açıklaması aslında hem partililere hem basına hem de tüm muhalif seçmenlere moral olmuştu. Açıklamadaki kendinden eminlik bu işin hızlı ve kolayca biteceğini söylüyordu. Bu sırada Türkiye ve Kurdistan’ın tamamındaki sandıklardan gelen haberler de umudu büyütüyordu. Türlü kaynaklardan akan verilere göre daha oy kullanma işleminin bitimine saatler varken bile katılım oranı oldukça yüksekti. Türkiye’de bugüne dek en yüksek seçimlere katılım oranı 12 Eylül Darbesi'nden sonraki ilk seçimde, 1987 yılında 93,38 olarak gerçekleşmişti. Bu seçimde oy kullanımı zorunluydu ve oy kullanmayan yurttaşlar türlü yaptırımlara maruz kalıyordu. İkinci büyük katılım da 12 Eylül Darbesi’nden sonraki ilk seçimde, yani 1983’te gerçekleşmişti. Yüzde 92,36’lık katılımın sağlandığı bu seçimde Turgut Özal başbakan olarak seçilmişti. 14 Mayıs 2023 seçimlerine ilişkin de günün sonunda kimi kimi kaynaklar 93,6’lık rekor bir katılım oranından söz ederken Anadolu Ajansı ise yüzde 88.83 gibi bir orandan bahsediyordu. Ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik ve sosyal koşullar, tehdit, baskı ve şantajlar ile 15 milyon insanı etkileyen ve milyonlarca insanı yerinden eden 6 Şubat depremlerini düşününce bu oran da kendi içerisinde bir rekor taşıyordu. Sandığa gitme oranı öyle fazlaydı ki, oy kullanma süresinin uzatılma imkanları üzerine tartışmalar bile döndü çünkü yer yer sandıkların önünde yüzlerce metreyi aşan kuyruklar oluşmuştu. İnsanlar oy verme sırasının kendilerine gelmeyeceğinden endişelenmeye bile başlamıştı. Ancak öyle olmadı, oy verme işlemi kararlaştırıldığı gibi saat 17.00’da bitti.

İlk sonuçlar

Ancak tüm seçmenleri oyunu kullandığı için erkenden kapanan özellikle köylerdeki sandıklardan gayrı resmi veriler akmaya başlamıştı bile. Buralardaki sandık görevlileri ve gündem takibi yapan yurttaşlar görevli oldukları sandıkların sonuçlarını anonim olarak dijital medya hesaplarından yayımlamaya başlamıştı. Bu veriler Recep Tayyip Erdoğan’ın Kemal Kılıçdaroğlu karşısında ağır bir yenilgi alacağını gösteriyordu. Özellikle Kurdistan’dan gelen veriler Kılıçdaroğlu’nun galibiyetini yüksek bir farkla haber veriyordu. İşte bu sırada Türkiye’nin farklı bölgelerinde oylarını kullanan HDP ve Yeşil Sol Parti yetkilileri de HDP Genel Merkez binasına gelmeye başlamıştı. Şaşırmaya ilk o zaman başladı herkes. Çünkü yetkililer geldikleri gibi binanın üst katına geçiyor ve hiçbir şekilde dışarıya çıkmıyorlardı. Resmi, yani Mehmet Rüştü Tiryaki’nin açıklamaları dışında hiçbir açıklama yapmama kararı alınmıştı. Yalnızca dijital medya hesaplarından oy kullanma ve oylara sahip çıkma çağrıları yapmakla yetindiler.

Sağduyu ve solduyuya davet

Saat 17.00’dan önce HDP adına birkaç kez daha açıklamalarda bulunan Mehmet Rüştü Tiryaki açıklamalarında medya manipülasyonları, ülke genelinde tespit ettikleri usulsüzlükler ve bunlara karşı hazırlıklarından bahsediyordu çoğunlukla. Saat 16.00’da yaptığı açıklamada müşahitleri kast ederek, “Olağanüstü bir durum olmadıkça sandık başından ayrılmasınlar. Sandık sayım döküm işlemi tamamlandıktan sonra da ıslak imzalı sandık sonuç tutanağını ilçe örgütümüze, okul sorumlusu arkadaşımıza iletsinler. İlk aşamada bunu yapabilirsek seçim güvenliğini önemli ölçüde başarmış olacağız. Bizim dışımızda sandık güvenliği ile ilgili olarak basına yansıdığı kadarıyla 500 binin üzerinde müşahit görevlendirilmiş durumda. Bu da sandık başında muhalefet partilerinin ortalama 4 kişi ile sandık güvenliğini sağlayacağı anlamına gelir” diyordu. Sayım döküm işlemlerine, sandık sonuç tutanaklarının düzenlenmesine, ilçe seçim kurulundaki birleştirme işlemlerine gölge düşürebilecek işlere karşı yapabileceğimiz en önemli şey provokasyonlardan uzak durmak olacaktır. Bütün yurttaşlarımızı sağduyuya ve solduyuya davet ediyoruz. Solduyuya davet ediyoruz derken, sandıklarına sahip çıksınlar, ilçe seçim kurullarındaki işlemlere sahip çıksınlar. Sağduyudan kastettiğim şey ise elbette provokasyona gelmemeleri. Yarın demokrasi şenliğini hep birlikte kutlayacağız” diyen Tiryaki, saat 17.00’dan önce yaptığı son açıklamada Vatan Partisi’nin Antep’te 4 bin 83 kişiyi sandık kurulu üyesi olarak bildirdiğini ancak bu kişilerin neredeyse tamamının hiçbir şekilde bu görevden haberdar olmadığını söylüyordu.

Ve oy verme işlemi bitti

Oy verme işleminin saat 17.00’da bitmesinin ardından seçimin heyecanı biraz daha artmış halk resmen sonuçlara kilitlenmişken Yüksek Seçim Kurulu Başkanı da bu manipülasyona hizmet eder gibi davranırken Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uyarıları sonrası açıklama yapmak zorunda kaldı. Ancak yine de veri akışı kaplumbağa hızıyla açıklanmaya devam etti. AA'nın Erdoğan yanlısı paylaşımlarına neredeyse tüm kanallar da eşlik etti. Bu da sanal medyada eleştiri konusu oldu. "Kendinizi kaç paraya sattınız" diyerek tepki çekti. Sabaha kadar süren bu tartışmaların gölgesinde cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci tura kalırken, Yeşil Sol Parti ise hedef koyduğu 100 vekilin çok altında vekil çıkardı. Bunca emeğin neye heba edildiği ise soru işareti olarak kaldı.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.