İlk yarıda yüzde 25 artış!

• Dünyanın her yerinden kadına yönelik şiddet haberleri yükseliyor. Adları farklı ama kaderleri aynı kadın olarak doğanlar ve kadın olanlara her türlü şiddet uygulanıyor

Kişisel ya da devlet eliyle her dozda, her biçimde bir şiddet sarmalı giderek büyüyor. Fransa’da bu şiddet sarmalının giderek tırmandığı ülkeler arasında. 2019 yılına göre kadın cinayetleri, 2020 yılının ilk yarısında yüzde 25 oranında artış gösterdi. Geçen yıl ne mi olmuştu; 146 kadın katledilmişti!

Kadın cinayetlerinin sıklıkla gündeme geldiği Fransa'da 2019 yılında 146 kadın cinayeti işlenmiş ve 273 bin kadın ise şiddet nedeniyle ilgili devlet kurumlarına başvuruda bulunmuştu. Geçtiğimiz yıl tablonun ağırlığı günlerce kadınları sokağa döktü. Kadınlar sokaklarda eylemdeyken, aynı anda şiddet gördüğü için karakollara başvuran kadınlar öldürülürken, başlatılan kampanyaya ünlü isimlerde dahil oldu. Ses yükseldi ve 25 Kasım’da 50 bin olup alanlara inince, Fransız hükümeti yaşanan baskıyla harekete geçmek durumunda kaldı.

Hükümet, kadın kurumlarının da dahil edildiği bir komisyon kurdu. Söz konusu komisyon aile içi şiddete çözüm arayışı konusunda merkezi bir çalışma yürüttü. Şimdi Fransa Senatosu’nun onayıyla artık şiddet kurbanları doktorlar tarafından ilgili makamlara bildirilecek. Bilindiği üzere mesleki sır ifşa etme izni olmayan doktorlar şiddet mağdurları konusunda ilgili polisliklere kişinin izni olmadığı sürece başvuruda bulunamıyordu. Fransız Senatosu daha önce de Meclis’te oylanan yeni yasayı kabul etti. Artık sağlık çalışanları, aile içi şiddete maruz kalan bir kişinin durumuna şahit olması durumunda, hastanın izni olmaksızın polis ya da savcıya bilgi verebilecek. Yasa ayrıca, aile içi şiddetle mücadele için elektronik bileklik uygulamasını yaygınlaştırmayı hedefliyor.

Şiddet uygulayan erkeğe mahkeme kararıyla elektronik bileklik takılacak. Bu uygulama sırasında şiddet mağduru kadınlar telefonları aracılığıyla saldırganın nerede bulunduğunu takip edebilecek. Potansiyel saldırgan kendisine izin verilen yaklaşma mesafesini aştığında, cep telefonuyla entegre çalışan sistem kadını uyaracak.

Fransa’da bu yasal adımlar geçte olsa atılmaya başladığında yılın ilk yarısında şiddet oranı yüzde 25 oranında artış gösterdi. Özellikle Covid-19 nedeniyle sokağa çıkma yasağının olduğu Mart-Nisan ayları boyunca aile içi şiddetin en uç örneklerine tanıklık eden Fransa’da konuya dair Mayıs başında özel bir psikolog ve sosyologlardan oluşan çalışma grubu da oluşturulmuştu. Söz konusu çalışma gurubu artan şiddet oranını belgelerken, aynı zamanda Senato’da yeni yasa oylamaları sırasında senatörleri de bilgilendirdi. Hali hazırda var olan şiddet ortamının özellikle Covid-19 nedeniyle yaşanan kriz döneminde büyük boyutlara ulaştığı, yeniden bir sokağa çıkma yasağının kadın ve çocuklar için bir yıkım yarattığını ifade eden uzman grup, hükümeti hızlı hareket etmeye çağırdı!

Kadını sarmalayan şiddet ortamı tüm dünyada olduğu gibi Fransa'da Covid-19’lu günlerde daha da derinleşirken, yeni işsizlik dalgasıyla bu durum hangi boyutlara ulaşacak belirsiz. Geçtiğimiz yıl yapılan başvurular düşünüldüğünde 273 bin erkeği bırakın bunun çeyreğine kelepçe takılabilecek mi? Kadın kurumları bu nedenle endişeli. Kurumlar kabul edilen yasayı yeterli görmüyor ama bir nebze de olsa önleyici bir rol oynayabileceğini de ekliyorlar!