Kacarlar yaşam alanı bırakmadı

Toplum/Yaşam Haberleri —

KACARLAR GÖLÜ

KACARLAR GÖLÜ

  • Dêrsim’in Pertek ilçesindeki Kacarlar Göleti çevre köylerdeki halka yaşam alanı bırakmadı. Köylülerin en verimli arazileri de su altında kaldı.   

FİRAZ BARAN

 

Pertek ilçesinde 'çevre köyler yararlanacak' iddiasıyla yapılan Kacarlar Göleti köylüleri mağdur ediyor. En verimli topraklar, ağaçlar, bağlar, ziyaret su altında kaldı, yabani hayvanların yaşam alanı yok oldu. 

Qecerê Jêrin köyü Dêrsim’in Pertek'e bağlı bir köy. Bu köy Dersim ile Pertek arasında yer alıyor. Dersim şehir merkezine 30 km, Pertek ilçesine 27 km uzaklıkta bulunuyor. Köyün yakınında geçtiğimiz yıllarda bir gölet yapıldı. Göletin resmi adı “Tunceli Pertek Kacarlar Göleti.” Gölet, 'Hafsîk, Çimenli, Pirinçci ve Kalkar gibi köyler suyundan faydalansın' diye yapıldı. Ancak faydalansın diye yapılan göletten bu köylerin hiçbiri faydalanamıyor.  Bu göletle ne elektrik üretiliyor ne araziler sulanıyor. Hal böyle olunca da köylülerin yararlanamadığı bu gölet neden yapıldı sorusu akıllardaki yerini alıyor.

 

En verimli araziler suya gömüldü

Kürdistan'da yapılan baraj, gölet ve HES'ler çok sayıda tarım arazisini, arkeolojik sahayı, mera alanını ve ormanı su altında bıraktı. Kacarlar Göleti’nin olduğu alanda geçmişte neler vardı sorumuza Qecerê Jerîn (Aşağı Kacarlar) köyünden Xêrî Şaşmêl şu yanıtı veriyor: "Gölet çevredeki en verimli toprakları su altında bıraktı. Burası bir vadiydi. Bu vadide domates, kenevir, tütün, karpuz, soğan, patates ve pamuk yetiştirirdik. Kavak, söğüt, şilan, elma, armut ağaçlarımızın olduğu yerler de su altında kaldı. Köyler arası ilişki kesildi. Patika yollar ortadan kalktı. Örneğin Aşağı Kacarlar köyünden Arpalı (Mısadarıc) köyüne geçmişte yaya olarak yarım saatte gidilirdi. Şimdi araba ile dolambaçlı yollardan gidiliyor. Ayrıca hayvanlar için kışlık otu da göletin yapıldığı vadide temin ediyorduk. O da elimizden gitti. Ayrıca altı ailenin bağları da suyun altında kaldı."

 

Değirmenler de su altında kaldı

Geçmişte derenin suyu ile üç su değirmenin döndüğünü anlatan Şaşmêl, “İki su değirmeni de su altında kaldı. Birisi Aşağı Kacarlar köyünden Kekê Teme'nin, diğeri Yukarı Kacarlar köyünden Şiko'nun değirmeniydi” dedi. Şaşmêl, ayrıca Yukarı Kacarlar köyünün elma bahçelerinin de su altında kaldığına dikkat çekiyor.

 

Ziyaret de artık yok

Göletin yapıldığı alanda bir ziyaretin de su altında kaldığını dile getiren Şaşmêl, “Kekê Teme'nin değirmenine yakındı. Bir derdeoğan ağacıydı. Aşağı Kaçarlar köyü olarak oraya gider, çıra uyandırır ve dilek bağlardık" diye anlattı.

Göletten önce orada bir dere kültürü olduğunu söyleyen Şaşmêl, çocukların yüzmeyi ve balık tutmayı orada öğrendiğini aktardı. Ayrıca göletin yapıldığı alanda Deringöl ve Adana Gölü isimli iki küçük göl olduğunu söyleyen Şaşmêl, “Adana Gölü'nde Pirinçli, Mezra, Çukurbağ ve Aşağı Kacar köylerinin çocukları yüzerdi” dedi.

 

‘Güzelim Dêrsim'i mahvettiler’

Dere boyunca yabani hayvan kültürünün de canlı olduğunu vurgulayan Şaşmêl, “Kertenkele ve yılanlar derede beslenirdi. Derenin çevresinde kurtlar yaşardı. Şêxşex mevkisinde tilkiler ve tilki yuvaları çoktu. Yine yabani domuzlar olurdu. Hayvanların barınacağı yerler gölet nedeniyle su altında kaldı. Yabani ördekler çok olurdu. Keklik çoktu. Örneğin buğday ekerken 40-50 keklik kendini doyurmak için gelirdi” diye anlattı. Bunları anlatırken duygulanan Şaşmêl, “Güzelim Dêrsim'i mahvettiler” diyerek özlemini içten aktarıyor bize.

 

Tek alan bırakılmadı

Xêrî Şaşmêl göletin yapıldığı alanın hayvancılık için hayati derecede önem taşıdığını belirterek, “Maxal için baraj altında kalan dereyi kullanıyorduk. Koyun ve keçiler orada sağılıyordu. Ayrıca deredeki çayırı biçer, kışın hayvanlara verirdik” diye ifade etti.

Dere boyunca yetişen kavakların da kendileri için çok önemli olduğunu, ev ve ahırları onlarla tamir ettiklerini söyleyen Şaşmêl, hayvancılığa dair de şu bilgileri verdi: “Göletten önce koyun çoktu. Herkes hayvancılık yapıyordu. Örneğin Aşağı Kaçarlar 12 Eylül öncesi 40 haneydi. Her aile koyun, keçi, inek, boğa, at, katır besliyordu. Atlarımız çoktu. Taşımacılık atla yapılırdı. Benim beyaz bir atım vardı. Çok severdim. Buğdayı biçmeye, atla getirirdik. Odun, karpuz, kavun, hayvan gübresi atla taşınıyordu. Öküzlerle tarlalar sürülüyordu. Köyümüze ait 150-200 inek, dana ve boğa vardı. Her gün bir aile onları yaymaya götürürdü. Şimdi onların otlayacağı ve kışlık yiyeceğinin çıkarıldığı alan su altında kaldı.”

 

Derenin suyu  gölette tutuluyor

Kacarlar Göleti, deresi olan bir vadi üzerine yapılmış durumda. Dere Pertek'e bağlı Margek (Günboğazı) köyünde akmaya başlıyor ve Pertek'in Çimenli köyünde Munzur'a karışıyormuş. Bu hat boyunca var olan onlarca pınarın suyu da bu dereyi besliyormuş. İşte bu derenin suyu gölette tutuluyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.