KDP boşaltıyor, Türkiye yerleşiyor
Dosya Haberleri —

Türk işgali
Başûrê Kurdistan'da Türk ordusu ve KDP'nin başlattığı işgal operasyonunu gazeteci Zeynep Boran ile konuştuk:
- KDP, kırsal kesimi Türk devletine bıraktı. Türk ordusu 3 Temmuz’dan bu yana karadan KDP desteğiyle Girê Bahar bölgesine konumlanmaya çalışıyor. Çatışmalar Girê FM ve Girê Cudî Direniş alanında ve Metina hattında yoğunlaşmış durumda.
- Behdinan-Bradost hattında bulunan köylerde halkın günlük yaşamı felç olmuş durumda. Türk ordusu 110'dan fazla köyde iletişim hatlarını zayıflatan kuleler kurdu. Köylülerin telefonlarına "Irak'a elveda" ve "Türkiye'ye hoş geldiniz” mesajlar atıyor.
İSMET KAYHAN
Türk ordusu ve KDP'nin Başûrê Kurdistan'da Kurdistan Özgürlük gerillalarına karşı başlatmış olduğu savaş kritik bir eşiği daha geride bırakıyor. 2022 yılından bu yanaki en büyük askeri yığınak ve saldırı dalgası yaşanıyor. Türk ordusunun yanında KDP, DAİŞ güçleri, Roj Peşmergeleri gibi güçler yer alırken, Irak hükümeti de ilk kez bu düzeyde Türk devletinin saldırılarına onay vermiş durumda. Bu yeni imha konseptinde savaşın dengesini yeniden belirleyen gelişmeler de yaşanıyor. Gerilla güçlerinin hava saldırıları ve SİHA'ları düşürme kapasitesi Türk ordusunun konuşlanma planlarını akamete uğratıyor. Yine ilk defa Türk devleti fiili olarak Başûrê Kurdistan'ı ilhak etmiş durumda. Türk askerleri yol ve kimlik kontrolleri yapmakta, tıpkı 1990'lı yıllarda Kuzey Kurdistan'da yaptığı gibi köyleri boşaltmakta. Başûrê Kurdistan'daki işgal saldırılarını ve gerilla direnişini yakından takip eden Gazeteci Zeynep Boran ile sahadaki son durumu konuştuk.
Türk ordusu yeni bir işgal saldırısı başlattı. Bu saldırının geçen yıllardaki savaştan, saldırılardan farkı nedir?
Türk ordusunun Zap, Metina ve Avaşin’e yönelik 2021 yılında başlattığı operasyon 2022 ve 2024’ün başına kadar sürdü. Bu operasyonun Metina hattı boyunca kapsamı geniş tutuldu. KDP desteğiyle gerillanın yaşam damarları olan bölgeleri birbirinden koparıp denetimine almaya çalışan Türk ordusu karadaki savaş insiyatifini kaybedip darbe alarak geri çekilmek zorunda kaldı. Şimdi başlattığı yeni saldırı ise diğer yıllara nazaran kapsamı daha geniş. Hem bölgesel, yerel işbirlikçi güçlerin yanısıra DAİŞ çetelerinin de dahil edildiği topyekûn bir imha konsepti çerçevesinde yürütülüyor. Türk ordusu 3 Temmuz günü Bamernê, Enîşkê, Qadîşê, Amediyê, Derelûk ve Şeladizê bölgelerinden geçirdiği tanklar ve zırhlı araçlarla Girê Bahar ve Sergelê alanına yönelik birçok koldan başlattığı saldırılar ile birlikte yeni bir aşamaya geçti. Türk devleti ilk defa resmi yollardan herkesin gözü önünde büyük bir askeri konvoyla Başûrê Kurdistan topraklarına girerek ilhak politikasını aktifleştirdi. KDP, Türk devletinin ilhak politikalarının yürütücüsü konumunda olup kırsal kesimi Türk devletine bıraktı. Böylece savaşın askeri ayağına ek siyasi bir işgalin zemini ilk kez resmi olarak atılmış oldu.
Aslında bu saldırıların veya planların diğer saldırılardan farkı, bölgeyi tamamen halktan soyutlamak ve ilhak etmektir. Yani askeri saldırıların yanında bölgeyi idari, ekonomik ve siyasi anlamda da işgal ettiği ve kendi toprakları olarak saydığı Bakurê Kurdistan topraklarına eklentilemek, bağlamak veya katmak istemesidir. Bunu bölgedeki halk nezdinde zorla işgal etmek, ancak hakimiyeti altında iddiasında olduğu KDP’yi de hem idari, ekonomik ve siyasi olarak kendisine bağlamasıdır. Bunun somut örneği; Zaxo ilçesinden Hewlêr hatta Kerkük’e kadarki asayiş noktalarına işgalci Türk ordusu, MİT ve ona bağlı çeteler yerleşerek, kimlik kontrolleri yapılıyor. Hatta daha ileri giderek, başta Berwari olmak üzere Behdinan’a bağlı birçok alanda MİT projesi çerçevesinde Duhok Valisi Ali Tatar ve KDP Politbüro Üyesi Ali Awni’nin katılımıyla muhtarlar ve belirlenen şahsiyetler ile sürekli toplantılar yapılarak ajanlaştırma çalışması yapılması ilhak etme anlamını tam yerine oturtuyor. Daha önceki saldırılarda, Türk askerleri bir bölgeyi hedef alırken en azından KDP/Barzani ailesinden izin alarak ya da onların öncülüğünde nokta ve üsler kurarak giriyordu, ancak şimdi istediği yere istediği şekilde giriyor ve verdiği talimatlarla KDP’ye bağlı güçler de gelmek zorunda kalıyor. Geçmiş ile şimdiki saldırılar arasındaki farkı bu şekilde ortaya koyabiliriz.
Şu an hangi bölgelerde çatışmalar sürüyor?
Türk ordusu 3 Temmuz’dan bu yana karadan KDP desteğiyle Sergelê ve Deraluk arasında yer alan Girê Bahar bölgesine konumlanmaya çalışıyor. Ancak Kuro Jahro ve Girê Hakkari’den sonra en yüksek dağ silsilesine ve sarp bir araziye sahip olan Girê Bahar bölgesinde gerillanın direnişi karşısında karadan ilerleme sağlamayınca, havadan yoğun bombalamaya ve helikopterlerle indirmeye yapmaya çalışmakta. Yine Sergelê hattından Girê Bahar alanına doğru karayolu yapımı için KDP’ye bağlı şirketler aracılığıyla bölgeye teçhizat sevkiyatı devam diyor. Karşılıklı dağ silsilesi olan Girê Bahar ve Girê Amediyê’de çatışmalar yoğunlaşırken bu iki bölgenin ortasında yer alan Sergelê vadisinin yukarısında Türk ordusu yeni bir üs kurarak bu bölgeleri birbirinden ayırmayı hedefliyor. Yine Şehid Delil Batı Zap bölgesi dediğimiz Girê FM ve Girê Cudî Direniş alanında ve Metina hattında çatışmalar devam ediyor. Ancak HPG vurduğu darbelerle ‘kilidi kapatıyoruz’ diyen Türk devletinin işgal kilidini ellerinde kırdı. Kırılan kilidi onarmaya çalışan Türk ordusu da hedef gözetmeksizin Başûrê Kurdistan’ın tüm bölgelerini yoğun şekilde bombalıyor.
Çatışma, işgal operasyonunun sürdüğü alanlar sivil yerleşim bölgeleri. Ne kadarlık bir bölgeden ve ne kadar sivil insandan bahsediyoruz?
Türk devletinin Amediye’nin Guherzê, Belave ve Merstek köylerine, Deraluk kasabasına yönelik gerçekleştirdiği son saldırılarla birlikte başta Behdinan bölgesi olmak üzere Bradost bölgesine kadar olan hatta bulunan 162 köy boşaltılmış durumda. Bölgeyi tamamen ilhak etme planı çerçevesinde de 602 köyün daha boşaltılması için Türkiye ve KDP’ye bağlı askeri güçler köylüleri tehdit etmelerinin yanı sıra bazı ailelere de Hewlêr ve Duhok kamplarına yerleşmeleri için para teklif edildiği de gelen bilgiler arasında. En son Duhok’un Şêladize bölgesinde sivillere yönelik Türk ordusunun saldırıyla birlikte sadece yıl başından bu yana ölen sivillerin sayısı 13 oldu. Yaralı sivillerin sayısı ise 13’e yükseldi. Türk devleti yılın başından bu yana Başûrê Kurdistan’a bin 76 saldırı düzenledi. Bu bombardımanlarda 68 bin hektardan fazla arazi ve ormanlık alan yandı. Sadece 15 Haziran ile 11 Temmuz tarihleri arasında Duhok ve Amediye köylerini 350’den fazla kez bombaladı. Yine Türk devleti Duhok vilayetinde 15 km, Sidekan bölgesinde 45 km içeri girerken bu bölgelerde şu ana kadar 238 geniş çaplı bombardıman gerçekleştirdi. Bombardımanların sonucunda, 20 bin dönümden fazla tarım arazisi, özellikle Amediyê bölgesindeki Guherze, Balave, Barche, Sergele, Kane ve Aşke Dere köylerinin yüzde 48’i yanmış durumda.
Özellikle aldığımız son bilgilere göre; Duhok Valisi tarafından Amediye ve Şeladizê’ye bağlı alanlarda Türk devleti ve getirdiği DAİŞ'liler için 4 üs veya karakol yapıldı. Aslında kırsal ve dağlık alanda yaklaşık 40 km içlere doğru geldiği ve özellikle Zaxo’dan Hewlêr’e kadarki güzergahta Türk ordusuna bağlı güçlerce kontrol noktalarının kurulması ve yol kontrollerinin yapılması, hem siyasi, hem askeri, hem de idari anlamda bölgenin Türk devletine teslim edilmiş olduğunu gösteriyor.