Küçük Kurdistan’da Koma Laliş

Kadın Haberleri —

Koma Laliş folklor ekibi

Koma Laliş folklor ekibi

  • 10 yıldır bir kilisede çalışmalarını sürdüren Koma Laliş, bu yıl yapılan Mîhrîcana Govendên Kurdistanê Halk Oyunları yarışmasında, Colemêrg yöresine ait performansıyla üçüncü oldu. Beş yaşından bu yana Koma Laliş’te yer alan Leyla Ekinci, Şehit Mizgîn, Şehit Sefkan, Şehit Çiya ve Şehit Berîvan ile yan yana çalıştıklarını anlattı.

ARAT ARARAT/CELLE

Êzidî kadınların kurduğu Koma Laliş, halk oyunlarını sahneye taşıyarak hem kültürünü yaşatıyor hem de ana dilin önemine işaret ediyor.

Almanya’nın Celle kentinde 1996 yılında Mala Êzidî bünyesinde kurulan Koma Laliş’te sadece kadınlar yer alıyor.

Koma Laliş üyeleri Leyla Ekinci ve Dil Evîndar’la 27 yıla sığdırdıkları çalışmalarını ve grubun hikayesini konuştuk.

Batmanlı Leyla Ekinci, halk oyunları ekibinin kuruluşundan bu yana çalışmalara aktif biçimde katılıyor. Mala Êzidî’nin kurulmasından sonra folklorik oyunların kitlelere ulaştırma isteği doğduğunu belirten Leyla, 1996’da yapılan festivalin ardından Akademi’nin (şimdiki TEV-ÇAND) desteğiyle 30 kadınla birlikle Koma Laliş’i kurduklarını ifade etti. Leyla, o dönem HDP eski Batman milletvekili Feleknas Uca’nın da grupta yer aldığını hatırlatıyor.

Celle, küçük Kurdistan’dı

“1983-84 yılları arasında daha 5 yaşındayken kültür-sanat çalışmaları içinde büyüdüm” diyen Leyla, o dönem Celle’ye ‘Küçük Kurdistan’ denildiğini anlatıyor.

Şehit Mizgîn, Şehit Sefkan, Şehit Çiya, Şehit Berîvan gibi Kürt sanatı için emek vermiş unutulmaz isimlerle yan yana çalışma yürüttüklerini anlatan Leyla, “İlk halk oyunları öğretmenim Şanoger Amele idi. Sonra Mamoste Mustafa Lala ile eğitime devam ettim. 1997’den sonra halk oyunları Avrupa’da Şehit Sarya Eğitim Devresi ile başka bir döneme evrildi. Profesyonel olarak ise 1994’de halk oyunlarına başladım” sözleriyle kültür çalışmalarındaki geçmişine değiniyor.

Çalışmalar kilisede yapılıyor

Batmanlı Dil Evîndar ise 2009’dan bu yana Koma Laliş’te çalışma yürütüyor.

Mala Êzidî’de yürütülen folklor çalışmalarını 2013’ten bu yana bir kilisede sürdürdüklerini belirten Dil Evîndar, bunun nedenini şöyle anlatıyor: “Celle merkezinde yapılan bir etkinlikte kilise papazıyla tanıştık. Bizi yakından tanımak istediğini söyledi. Bir gün özellikle halk oyunları izlemeye geldi ve çok ilgi gösterdi. Taziyelerin yoğunluğundan dolayı çalışmalarımız aksıyordu ve yine yoğun bir günde kendisini aradık yer talebinde bulunduk. O günden bu yana kilisede bize ayrılan bir yerde çalışmalarımızı yürütüyoruz.”

Kaniya Spî çocuk grubu

Bugüne kadar Amed, Wêranşer ve Şengal bölgelerine ait oyunları sergileyerek Mîhrîcan’da üç kez birinci olduklarını söyleyen Dil Evîndar, “Şu an yaşları 18 ila 30 arasında değişen 15 kadın arkadaşız. Ayrıca 15-20 kişilik Kaniya Spî isimli bir çocuk grubumuz var” diyerek grubun sadece yetişkinlere dönük faaliyetlerde bulunmadığını da ekliyor.

3 kez ipi göğüslediler

Grup üyelerinin tüm zorluklara rağmen yeni üretim arayışı içerisinde olduğunu ve ısrarla çalışmalarını sürdürdüğünü kaydeden Leyla ayrıca, “Derneğimiz kostüm, müzik ve ekonomik anlamda destek sunuyordu. 2012 yılında düzenlenen Mîhrîcan’da 30 kadın arkadaşla gösterdiğimiz performans beğeni topladı. Yöresel halk şarkılarını ilk kez halk oyunlarında enstrüman kullanmadan sahneye taşıdık ve birinci olduk” diyor.

Êzidî kültürünü yaşatıyorlar

Dil ve Leyla, hikayelerinin devamında Koma Laliş’in Êzîdî toplumu içinde önemli bir yer edindiğini ve saygı gördüğüne işaret ediyor.

Dil Evîndar, “Gençlerimiz halk oyunları vesilesiyle kendi kültürleriyle buluşuyor” derken Leyla Ekinci ise, “Halk oyunları halkın öz yaşamıdır. Toplumdaki eski türküleri araştırdık ve sahneye taşıdık. Halk da bu vesileyle sadece halayla değil müzik ve kültürle de ilgilendiğimizi gördü” diye belirtiyor.

Dilimiz yok olursa biz de yok oluruz

Halk oyunlarının yaşamı ve ülkeyi ifade ettiğini söyleyen Ekinci, “Kültürü sahiplenmek öncelikle ana dile sahip çıkmak demek. Ana dilini bilmeyen kültürüne sahip çıkamaz. Bu doğrultuda halk oyunlarında türkülerimize de yer verdik. Dilimiz yok olursa biz de yok oluruz” ifadelerini kullandı.

Avrupa’daki gençler ilgi göstermiyor

Grup üyelerine göre Avrupa’da yaşayan Kürt gençleri kültürel alanlara yeteri kadar ilgi göstermiyor. Dil Evîndar, Covid-19’dan önce yapılan festivale 33 ekibin katıldığını, bu yılki festivale ise sadece 23 ekibin katıldığına dikkat çekiyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.