Psödotümör serebri

• Hastalık öyküsü ve fiziki muayene dışında tomografi/emar çekilir. Ancak tomografide olumsuz bir görüntü saptanmayabilir. Tanıyı doğrulamak için belden beyin omurilik sıvısı alınır ve basıncı değerlendirir.

Psödotümör serebri idiyopatik intrakranial hipertansiyon veya benign intrakranial hipertansiyon olarak da adlandırılmaktadır. Intrakranial kafa içi anlamına gelmektedir. Hastalık beyin içinde yalancı tümör olarak da bilinir. 

Bu hastalıkta kafa içi basınç artmaktadır. Omurilik ve beyin etrafında sıvı bulunmaktadır. Bu sıvı beyin ve omurilik etrafında dolaştıktan sonra vücut tarafından geri emilir. Günlük olarak 500-700 ml arası üretilen bu sıvı emme prosedürü ile 150 ml ile sınırlandırılmaktadır. 

Çok fazla sıvı üretilirse veya yeterli miktarda geri emilemezse, beyin omurilik sıvısı beyin etrafında birikir. Kafatası hacmi sabit olduğu için kafa içi basınç artar. 

Kafa için basıncın artması gittikçe kötüleşen baş ağrısına ve görme sorununa yol açar. Başta genelde bulanık görme söz konusudur. Çift görme de sıkça meydana gelir. Tamamen görme kayıbı da yaşanabilir. Bulantı, kusma, kulak çınlaması, boyun bölgesinde sertlik, depresyon ve unutkanlık da hastalığın belirtileri arasındadır. Genelde baş ağrısı başın arkasında görülür ve gece veya sabahın ilk saatlerinde daha kötü olma eğilimi gösterir. 

Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak bazı risk faktörleri söz konusudur. Bunların başında kadın cinsiyeti ve aşırı kilo gelmektedir. Bazı ilaçlar, örneğin kortizon hastalığı tetikleyebilir. Kan damarlarında sorunlar da hastalığın risk faktörleri arasındadır. 

Hastalık öyküsü ve fiziki muayene dışında tomografi/emar çekilir. Ancak tomografide olumsuz bir görüntü saptanmayabilir. Tanıyı doğrulamak için belden beyin omurilik sıvısı alınır ve basıncı değerlendirir. Göz muayenesi de oldukça önemlidir. Hastalarda gözün arkasındaki sinirde şişme görülür. 

Hastalığın tedavisi basıncı düşürmek ve görme kayıbını azaltmaya dönüktür. Hastalığın ilaç ile tedavisi mümkündür. En çok kullanılan ilaç asetazolamiddir. Belli aralıklarla belden sıvı da alınabilir. Bu tedaviler etki göstermiyorsa, ameliyat gerekli olabilir. Ameliyat kapsamında kafatasına veya omurga içine boru benzeri bir yapı yerleştirilir. Bu fazladan üretilen sıvıyı boşaltır.