Tam kapanma şart

  • Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve KESK’e bağlı sendikalar ve meslek odaları salgınla mücadelede ‘tam kapanma, tüm emekçilere sosyal koruma’ çağrısı yaptı, 9 maddede taleplerini sıraladı.

“Fabrikalarda pandemi koşullarına uygun önlem alınmadığı gibi, işçilerin çalışma saatleri uzatıldı, koşullar ağırlaştı” denilen metinde, “Sermayenin değil işçi ve emekçilerin acil taleplerinin karşılanmasının istiyoruz” vurgusu yapıldı.

Sendika ve meslek odalarının imzasına açılan ve kamuoyuyla paylaşılan metin şöyle: "Pandemi koşulları ağırlaşıyor ve iktidardan çözüm yok. Gerçek sayılar saklanıyor, tüm toplum vahşi biçimde sürü bağışıklığına terk ediliyor. Salgının başladığı dönemde hiçbir ciddi adım atmayan iktidar salgından korunmayı bireysel tedbirlere indirgemiş bulunuyor. Halka maske tak, mesafe koy, temizlik yap diyen iktidar, tüm sorumluluğu üzerinden atıyor. Salgının sorumlusu olarak işçi ve emekçiler görülüyor. Oysaki iktidar günlük yaşamda önlem almadığı gibi, patronlar da işçileri fabrikalarda ölümüne çalıştırıyor. Fabrikalarda pandemi koşullarına göre önlem alınmadığı gibi, işçilerin çalışma saatleri uzatıldı, koşullar ağırlaştı. Toplu taşıma araçları balık istifi insan taşımaya devam ediyor. Milyarlarca lira sermayeye kaynak olarak verilirken, işçilere günlük 39 TL karnınızı doyurun diyorlar. İşçilere ya açlıktan ya koronavirüsten ölüm dayatılıyor.

Sermayenin değil işçi ve emekçilerin acil taleplerinin karşılanmasını istiyoruz:

* 21 gün boyunca başta halk sağlığı ve ihtiyaçları için sağlık, belediye, temizlik, enerji, gıda üretimi ve satışı dışındaki tüm işyeri ve işletmelerde üretimin durması, tam kapanma uygulanması, Kovid-19 testi ücretsiz yapılması

* İşyerlerinde işçilerin insiyatifinde pandemi kurulları (komiteler) oluşturulması

* Kamu ve özel çalışan, işçi, memur vb. tüm emekçilerin maaşının kesintisiz ödenmesi

* Tüm işsizlere insanca yaşayacakları ücret verilmesi

* Yoksulluk sınırı altında yaşayanların elektrik, su, ısınma, internet faturalarının devlet tarafından ödenmesi

* Yoksuluk sınırı altında yaşayan vatandaşların kredi kartı ve kredi borçlarının pandemi süresince ertelenmesi

* Asgari ücretin insanca geçim sağlayacak düzeye çıkarılması ve vergi dışı bırakılması

* Kadro bekleyen tüm sağlık emekçilerinin sınavsız olarak işe başlatılması, sağlık emekçilerinin özlük haklarının iyileştirilmesi, güvenceli istihdam sağlanması

* Bilim kuruluna sağlık, emek ve meslek örgütlerinin dahil edilmesi, bilim kurulunun bağımsız olması.

 

Eşitsizliğin en derini

OECD’nin son raporunda Türkiye’nin, salgına en dezavantajlı yakalanan ve bölgeler arası istihdam eşitsizliğinin en fazla olduğu gösterildi.

Türkiye'de geniş tanımlı işsizlik yüzde 30’lara çıkarken OECD'nin açıkladığı son istihdam raporu bölgeler arası istihdamdaki eşitsizlikler açısından da Türkiye'nin çok dezavantajlı bir noktada olduğunu ortaya koydu. Rapora göre Türkiye OECD ülkeleri arasında bölgeler arasında istihdamda en derin eşitsizliğin olduğu ülke.

Özellikle Kürt illerindeki işsizlik oranı, TÜİK rakamları ile bile yüzde 25'i buluyor.

Raporda işsizlik rakamlarına dahil edilmeyen ‘ümitsiz işsizlerin' pandemi nedeniyle daha da hızlı artacağı belirtildi. Türkiye'de DİSK-AR araştırmasına göre ümitsiz işsizlerin sayısı son bir yılda 613 binden 1 milyon 331 bine yükselmiş durumda.

OECD, bölgesel farklılıklar olsa da var olan işlerin sürekli olarak ancak yüzde 15'inin evden yürütülebileceğini belirttiği raporunda İstanbul'da bu oranın yüzde 45'e kadar çıkabileceğini öngördü.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.