Büyük kardeş pozu

Selim FERAT yazdı —

  • Kışanak‘ın "Yeşil Sol Parti’nin de Kürt sosyalistler, yurtseverler ve Türkiye sosyalist hareketinin ortak partisi olduğunu"na dair sözlerini hatırlatmak isterim.

TİP’in Emek ve Özgürlük İttifakı dışına çıkarak, 41 ilde seçimlere kendi amblemi ve adaylarıyla girmesini açıklaması, daha önceki açıklamalarıyla kolonizatörler dünyasıyla arasına mesafe koyma çabası içinde olan TİP Genel Başkanı Erkan Baş‘ın historyal biyografisine gölge düşürdü.

Bu keskin virajın farkına vardığını tahmin ettiğim Erkan Baş, yaptığı açıklamada, partisinin Kurdistan’ın Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van kentlerinde seçimlere katılmaktan feragat ettiğini açıklaması, işgal altındaki topraklarda seçilme hakkını kullanmayacağına dair bir not.

Bana göre inandırıcılığı olmayan anketlerde, TİP’in 2023 seçimlerinde alacağı en yüksek oy oranı yüzde 2,8.

Kurdistan’da seçime girmemek, olumlu bir sinyal olarak kabul görse bile TİP, son tahlilde HDP’nin içinde olduğu bir ittifaka mesafeli durması, onun geleneksel Türk sol hastalığından kurtulmadığına işaret ediyor.

Büyük bir ihtimalle Kurdistan’daki kurtuluşun ulusal olması TİP açısından mesafe tayin etmek için yeterli bir nedendi.

Bu, sosyalizmin Kürtler’in boyunu aştığına dair alınan bir büyük kardeş pozu olarak mı algılanmalı?

Bu pozun geçmişine dair:

Birinci notum; TİP 1965 seçimlerinde, tanınan Kürt şahsiyeti Tarık Ziya Ekinci’nin etkisiyle, Diyarbekir’den yüzde 0,8 oy alması;

İkinci notum: 1965 yılında 15 milletvekili çıkaran TİP’in Kurdistan’dan 4 milletvekili çıkarmış olması.

Devam ederek, tarihe birlikte bakıp cevap arayalım:

1965 seçimlerinde 280 bine yakın oy alarak, Behice Boran, Mehmet Ali Aybar, Tarık Ziya Ekinci, Sadun Eren, Yusuf, Ziya Bahadınlı, Çetin Altan gibi popüler isimlerle Meclise giren ilk sol parti TİP olmuştu.

1967 seçimlerinde TİP’in oy oranı yüzde 3’e yakındı.

1968 Senato kısmi seçimlerinde oylarını yüzde 4,7’ye yükselten TİP, senatörlük kazanmamıştı.

1969 seçimlerinde Leninizm’i reddiyesiyle "güleryüzlü, hürriyetçi sosyalizm“ denklemine imza atan Mehmet Ali Aybar ve Rıza Kuas meclise girmeyi başarmışlardı.

Ve 12 Mart 1971 askeri darbesiyle TİP yasaklanmış, 1975 yılında TİP, Behice Boran öncülüğünde yeniden örgütlenmiş, 1977 seçimlerinde 20 bine yakın oy alabilmişti.

1980 darbesiyle birlikte TİP ikinci kez kapatılmıştı.

1987 yılında TKP ile birleşen TİP, TBKP ismini almıştı.

Ve aradan uzun bir süre geçtikten sonra…

2009 yılında Türkiye Komünist Partisi genel başkanlığı yapan Berlin doğumlu, Boşnak bir aileden gelen Erkan Baş, nedense Kurdistan İşçi Partisini teğet geçerek, 2017’de Türkiye İşçi Partisi (TİP)‘ni kurdu.

İlginç ve Kurdistan’daki sosyalist gelenek açısından, tesadüfi olmayan enternasyonalist bir çıkışla Baş, 2018 genel seçimlerinde HDP listesinden milletvekili seçildi.

Sonra istifa ederek TİP’e geçti.

Baş’ın  Emek ve Özgürlük İttifakı dışında 41 ilde seçime gireceklerini açıklamasından sonra emeğine, direnişine ve sosyalist şahsiyetine saygı duyduğum Gültan Kışanak, "bir sosyalist olarak…“la başlayan bir yazı kaleme aldı.

Bu yazı bir hapishanenin tarihi defterlerinden birine işlenmiş oluyor.

Kışanak‘ın "Yeşil Sol Parti’nin de Kürt sosyalistler, yurtseverler ve Türkiye sosyalist hareketinin ortak partisi olduğunu da hatırlatmak isterim“ cümleleri, aradığım cevabın birinci verisi.

İkincisi: "…Yani Meclis’te tek sosyalist parti TİP değil…“ (Kışanak).

Lenin’i ekliyorum: "Komünistlerin tüm görevi, icat edilmiş, çocukça "radikal" şiarlarla kendini geri kalmışlardan tecrit etmek değil, onları inandırmak, onlar arasında çalışmaktır."

O zaman soruyorum: neden bu "çocukluk hastalığı“nı andıran büyük kardeş pozu?

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.