Devrime aşkla yürüyen militan: Sinan Dersim

Forum Haberleri —

  • Türkiye devriminin büyük öncülerinden Sinan Cemgiller’den Sinan Dersim’e birleşik mücadele değerlerimiz her geçen gün büyüyen bir anlam kazanıyor. Şimdi bu anlamı büyütmek ve zafere yürümek için Sinanca birleşik devrim görevlerimizi sahiplenme zamanıdır.

AYNUR DELAL

Bazı insanlar vardır, varlıkları cesaret, birlik, neşe ve bilinç kaynağıdır. Yüreğinden, beyninden, dilinden, bedeninden büyük bir enerji akar etrafına, etrafını bilinçle şenlendirir. Devrim kaynağıdır, aktığı her yeri bereketlendirir, yeşillendirir, yaşam sunar. Sinan yoldaş da –hakkını vererek ifade edemesem de- böylesi bir insandı, böylesi bir devrimciydi. Varlığını özgürlük, eşitlik, adalet, sosyalizm bilinci ve inancı ile donatıp özgürleştiren bir yoldaştı. O’nun varlığı, varlığımıza, devrime, halkların birleşik mücadelesine çok büyük anlamlar kattı. Şahadeti, bize çok ama çok büyük görev ve sorumluluklar yüklemektedir. Özgürlük yolunda durmaksızın, coşkuyla, heyecanla yürüyen bu büyük devrimcinin, yürüdüğü her adıma, söylediği her söze layık olmak büyük bir onurdur.

Dersim coğrafyası, bir yandan Türk faşist devletinin vahşi katliamlarının mekanı olur iken diğer yandan da Türkiye ve Kürdistan topraklarının birbirine aktığı bir coğrafyadır. Çokça “coğrafya kaderdir” denir. Fakat söylendiği gibi her zaman coğrafya kader değildir. Evet, Dersim’e bir kader dayatıldı, Türk devletinin ‘tunç eli’ ile Kürt’e Türklük kader olarak dayatıldı. Fakat insan öyle de bir varlık ki, “coğrafya kaderdir” diye kendisine dayatılanı aynı zamanda aşan, iradesiyle özgür geleceğini yaratandır. Dersim de kendisine dayatılan kaderi parçalamak üzere isyancı, devrimci oğul ve kızlarını yarattı. Dayatılan Türkleştirmeyi kabul etmeyip üstelik de buradan halkların birlikteliğine akan başka bir gelecek yaratmayı bildi. Dersim anaç karakteri ve direngenliğiyle özgürlüğe koşan oğullarını ve kızlarını doğurdu. Acılarının, çelişkilerinin yoğunluğu ve kızgınlığı, sömürgeciliğin köleleştirmesine büyük öfkeli, bir o kadar da özgürlüğe aşık çocuklar doğurdu. İşte Sinan yoldaş da Dersim’in, faşist sömürgeciliğe öfkeli ve özgür yaşama aşkla dolu çocuklarındandı. Sinan arkadaşı aşksız tarif etmek mümkün değil. Aşkını ilmik ilmik ören ise toprağına, ülkesine, toplumuna, insanına düşman olana an be an verdiği mücadele oldu.

Devrim önce insanda yeşerir, büyür ve inşa olur. Sinan Dersim yoldaş da tam kendini bulduğu Kürdistan Özgürlük Hareketi’nde devrimi önce kendisinde yarattı. Bilinçlenmek, yaşamı ve insanı anlamak için okudu, hep okudu. Okudukça anlam enerjisi arttı, anlam enerjisi Munzur suyu gibi tatlı bir dille aktı, Dersim dağları gibi keskin pratik oldu. Fikrin, zikrin ve eylemin hakikat bütünlüğüne erişmek için sıra dışı modern bir evliya gibi aktı durdu bu dünyaya. Sinan demek en güzel arkadaşlık, dostluk demekti, anlamlı yaşam ve ilişki, bu anlamda devrimci insan, devrimci yaşam ve devrimci örgüt yaratmak demekti. Beynine sığmayıp gözlerinin ışıltısında parıldayan keskin ve kıvrak bir zeka, güler yüzü ve muzip karakteri ile donanmış tatlı dili, her olanağı ve fırsatı örgüt gücüne dönüştürmeyi bilen devrimci bir irade ile yaşadı. Bu nedenle de Sinan arkadaşı tanıyıp da etkilenmeyen insan olmamıştır. Mütevaziliği, sadeliği, taktik zekası, insan ilişkilerindeki kavrayıcı ve kapsayıcı niteliği, aşkla yaşama ve çalışma tarzı, kendini hedefe kilitleyerek katılım biçimi, mutlaka sonuç alma azmi, ısrarcılığı, “olmaz” denilene kulak asmayıp hep “olur”a kilitlenen inatçı kişiliği, çalışma yürüttüğü alanlarda ve yoldaşlarında büyük bir iz bırakmasının kaynağıdır.

Dersim coğrafyasının halklara ve halkların birleşik devrimine köprü olan devrimci kaderi, bir de Sinan Dersim şahsında vücut buldu. Aslında o birleşik devrim çalışmalarına geçmeden önce de yürüttüğü çalışmalara böyle bir anlayış ve perspektifle katıldı. Kimliğini en anlamlı bir biçimde sahiplenip yaşayan ama salt bir kimliğe sığmayacak kadar çoklu bir evrensel-enternasyonal karakter taşıyan yapıda olduğu için, yerel ve evrenseli en güzel motiflerle örebilen bir kişilik yarattı kendisinde. Bu nedenle aktif olarak birleşik devrim çalışmalarına geçtiğinde, hiç zorluk çekmedi, ayrım koymadı, elinden ne geliyorsa, hatta elinden gelmeyeni de zorlayarak fedaice kendini bu çalışmalara kattı. Bu coğrafyanın devrim karakterinin tekli olmayacağını birleşik ve çoklu bir temele dayalı gelişeceğini en iyi kavrayıp uygulayanlardandı. Tıpkı Delal Amed, Ulaş, Atakan, Aynur arkadaşlar gibi, onların izinden fedaice yürüdü ve birleşik devrimimize çok büyük anlam ve değer kattı.

Sinan arkadaş, birleşik devrimin “Faşizmi Yıkacağız, Özgürlüğü Kazanacağız” hamlesine dönük çok ciddi bir yoğunlaşma ve arayış içinde idi. Bu hamlenin gelişmesi için kelimenin tam anlamıyla kafa yoruyor, olanakları zorluyor ve başarılı geçmesi için tüm fırsatları değerlendirmeye çalışıyordu. Bunun için şahadetinden çok kısa bir süre önce gönderdiği bir notta “İnsiyatiflisiniz, hayırlı ne yaparsanız kabulümüzdür” diye yazmıştı. O’nun da vasiyeti olarak birleşik devrim için hayırlı işler yapmak, faşizmi yıkan ve özgürlüğü kazanan bir sonuç elde etmek için elinden gelen her şeyi yapmak, Sinan arkadaşa ve şehitlerimize sözümüzdür. O’nun gibi aşkla, sevgiyle, ısrar ve inatla, birleşik devrime olan büyük inançla çalışmak, birleşik devrimi geliştirmeyi, faşizmi yıkmayı ve özgürlüğü kazanmayı getirecektir.

Türkiye devriminin büyük öncülerinden Sinan Cemgiller’den Sinan Dersim’e birleşik mücadele değerlerimiz her geçen gün büyüyen bir anlam kazanıyor. Şimdi bu anlamı büyütmek ve zafere yürümek için Sinanca birleşik devrim görevlerimizi sahiplenme zamanıdır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.