Hewlêr

Selim FERAT yazdı —

  • Asıl rahatsızlığı, Hewlêr merkezli siyasetin Türk devletini, yedek himayeci güç olarak seçmesi olarak not edilmelidir.
  • On üç yıl önce Hewlêr ve Şengal’de, Êzîdi Mîr’i Taha’nın konağında şahit olduğum resim karelerini, bugün olanlara start olarak algılamıştım.

Yeni Özgür Politika gazetesinin 9 Aralık manşetinde: Başûr’da selhildan” vardı.
Başûr’daki internet sitelerinden biri, diğerleri gibi bu manşeti de amacının, "Kürdistan Bölgesi’ni yıkmak” olduğunu ileri sürdü.
Ben ise bunu "Hewlêr’i kurtarma" operasyonu olarak algıladım.
Bilinen:
Memur maaşlarının ödenmemiş nedeniyle başlayan toplumsal karşı koyuş, Süleymaniye’de start almıştı.
Asıl rahatsızlığı, Hewlêr merkezli siyasetin Türk devletini, yedek himayeci güç olarak seçmesi olarak not edilmelidir.
On üç yıl önce Hewlêr ve Şengal’de, Êzîdi Mîr’i Taha’nın konağında şahit olduğum resim karelerini, bugün olanlara start olarak algılamıştım.
Şengal 2007 yılında, KDP yönetiminin tehdidi altındaydı ve yapılan silahlı bir saldırıda Mîr Taha ölümün eşiğine gönderilmişti.
Eşit olmayan gelir dağılımı, TOKİ benzeri bir inşa sektörünün harekete geçirilmesi ve Barzani ailesine dayanan ekonomik ve siyasi dikta erki, toplumsal tahammülsüzlüğün kapıda olduğuna işaret ediyordu.
Hewlêr, patlamaya hazır bir barut fıçısı gibiydi…
Bir zamanlardı…
24 Temmuz 1970’te Eleşkirt’de bir çocuk dünyaya gelmişti. Yedi yaşındayken tanburla tanışmış, konservatuar eğitimi döneminde, Kürt müziğiyle ve özgürlük şarkılarıyla tanıştığı için hakkında arama emri çıkarılmış, 21’inde Kürdistan Kurtuluş Mücadelesiyle tanışmış, Mahsum Korkmaz Akademisi’nde eğitim görmüş, sonrasında Avrupa’ya gelmiş o dik duruşlu adam Ozan Serhat’ı Almanya’da tanımıştım.
Sonrasında 26 yaşında dağlara geri dönmüştü Serhat. 
Sonra, "Hewlêr" şarkısıyla tüm zamanların bir sanat eserini canlandırmıştı. Bu şarkıyı seslendirdiği yerlerden biri de, Gerilla barınaklarından biriydi ve o mağarada sesi yankı yapıyordu. Ben dinlemiştim. Merkez komiteleri dinlemiş; Hewlêr de duymuştu.
"Hewlêr", Hewlêr’de KPD peşmergelerinin ablukaya aldığı Mezopotamya Kültür Merkezine yaptıkları saldırıda (1997) birçok sanatçıyı öldürmesinin bıraktığı tarihi izleri işleyen bir parça olmuş, bir yerde Hewlêr’deki gücün kadim kalmayacağını, günün birinde bu kentin kapısının da çalınacağının işaretlerini taşıyordu.
"Annelerin ninisi, çocukların çığlığı, şehitlerin kanı, direnişin yeri, isyanın ateşi, kızların yüreğindeki ateş, hainlere mezar" olacak yer Hewlêr olacaktı. 29 yaşına basmadan iki gün önce, yaralı esir alınmasından on gün sonra, 22 Temmuz 1999 günü, Faraşîn bölgesinde Türk askerince kurşuna dizilen Ozan Serhat’ın Hewlêr’le ilgili öngörüsü buydu. 
Ve Ozan Serhat’a göre, Hewlêr "çiçek ve kırmızı güller açacak"tı.
Gelişmeler, Hewlêr’in, ne KDP’nin, ne de ABD, Türk ve İran devletlerinin dilediği gibi kalacağına işaret ediyor.
Ozan Serhat Hewlêr’den geçmiş, Hewlêr’i tanımış, Hewlêr’de saklı tarih gizini, dipten gelen dalgayı 90’lı yılların ikinci yarısında tanımış, yazmış ve şarkısını söylemişti…
Ancak, Hewlêr’e giden yolun başında bir zamanlar Mustafa Barzani vardı.
1973 yılında, ABD’de konuştuğu gazeteci Jim Hoagland’a: "Ben Amerika’ya güveniyorum. Amerika, Kürtler gibi küçük bir halka ihanet etmeyecek kadar büyük bir güçtür” dilemişti… 1975’te, Cezayir Anlaşmasından sonra, ABD Dışişleri Bakanı Kissenger’e yazdığı, "imdat" çağrışımı andıran mektubunda:
"ABD’nin halkımıza karşı ahlaki ve siyasi bir sorumluluğu vardır…" demişti. 
O sorumluluk, bu mektubun akabinde ve sonrasında birkaç kez daha ayaklar altına alındı…
Ve her defasında Hewlêr’e giden yola düşenler, "ölümün adını hayat yapan, gençlerin yüreğindeki ateş" (Serhat) olacak gibi.
Sosyal adaletsizliğin, halkın kendisini yönetmekten, kaderini bizzat çizmekten menedildiği Hewlêr’de "serhildan"dan başka ne bekliyorsunuz ki?

Selimferat@web.de

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.