Tıp alanında devrim niteliğinde gelişmeler

Doğan Barış ABBASOĞLU Haberleri —

  • Geçtiğimiz hafta içinde 12 yıldır yürüyemeyen bir hasta düşünce gücüyle idare ettiği bir implant sayesinde ayağa kalktı. Bu tıp dünyasında son yıllardaki en heyecan verici gelişmelerden biri.

Nature dergisi geçtiğimiz günlerde 12 yıldan bu yana yatağa bağlı yaşayan omurilik hasarı görmüş Hollandalı 41 yaşındaki bir hastanın ayaklarını kullanmaya başlamasını sağlayan yeni bir tedavi yönteminin ayrıntılarını yayınladı.

Bugüne kadar felçli hastaların yeniden yürümesini sağlama konusunda birçok çalışma yürütüldü. Bunların birçoğu da gelecek için oldukça umut veren sonuçlar elde etti. Ancak hafta için bu alanda bir ilk yaşandı. Hollandalı Jan Oskam adlı bir hasta 12 yıl aradan sonra beynine ve omuriliğine yerleştirilen implantlar vasıtasıyla düşünce gücünü kullanarak adım atmayı başardı.

İsviçreli doktorlar Gregoire Courtine ve Jocelyne Bloch’un aralarında bulunduğu ekip, bir motorsiklet kazası sonucunda felç olan Oskam’ın beyni ile omurilik sinirleri arasında dijital bir köprü kurdu. Bu köprü sayesinde omuriliğin zarar gören bölümünün aşağısında yer alan sinirlerle beyin arasında bir bağlantı sağlandı.

Bu bağlantı daha sonra sanal zeka ile desteklenmiş bir arayüz ile sürekli değerlendirmeye tabii tutuldu. Oskam’ın beyninde yürüdüğünü düşündüğü zaman oluşan dalgalarla kas hareketleri arasındaki bağlantıları kuran ekip, 1 yıl süren tedavinin ardından hastanın merdiven çıkma ya da dik bir yokuşu tırmanması gibi faaliyetleri gerçekleştirebilmesini sağladı.

Felçli hastaların sinirlerinin elektrikle uyarılmasıyla tekrar yürümelerinin sağlanması yeni bir metod değil. Ancak daha önceki stimülasyon sağlayan sistemlerin kontrolü oldukça zordu. Yeni geliştirilen sistem ise hastaya uyarıcının şiddetinin derecesini ayarlama şansını veriyor. Ve bunun için sadece düşünmesi yeterli.

Bu gelişme bundan 10 sene önce hayal dahi edilemeyen nitelikte bir devrim. Onlarca bilim insanı beyni omurilik uyarıcılarına bağlama konusunda teoriler üretti, bunları hayvanlar üstünde denedi, hatta bazı deneylerde ilerlemeler görüldü ama ilk kez bir insanda beyindeki niyet, düşünce ve eylem mekanizması dijital olarak kuruldu.

Bu tedavi yöntemi henüz çok yeni ve beyin ve omurilik ameliyatları ile çok sayıda fizik tedavi seansı gerektiriyor. Bunun yanı sıra tüm omurilik yaralanmaları için uygulanamıyor. Ayrıca vücudun üst bölümündeki uyarımlar da henüz bu sistemle yapılamıyor.

İsviçreli bilim insanları, özellikle Lozan Üniversite Hastanesi’nden Jocelyne Bloch bu alanda çalışıyor. Halen sistemin deneyleri bir grup hasta üzerinde devam ediyor.

Tıpta bizi ne gibi gelişmeler bekliyor?

Bilim insanları tıpta önümüzdeki 20 sene içinde son 100 senede görülen ilerlemeyi aşan gelişmelerin yaşanacağını düşünüyor.

En büyük ilerleme insanların kendi sağlıklarını sürekli olarak takip etmelerini sağlayacak akıllı cihazlar. Halihazırda akıllı saatler kalp sağlığı, damar sertliği, stres gibi konularda hatırı sayılır izleme kapasitelerine sahip. 2030 yılına kadar insanların taşıyabileceği ekipmanların birçok hastalık konusunda erken teşhisi sağlayabilecek uyarı sistemleriyle donatılacağı düşünülüyor. 2040 yılında ise hastalıkların teşhisi birçok hastalığın teşhisi insan vücuduna yerleştirilecek sensörlerle yapılabilecek.

2040 yılına gelindiğinde doğan her bebeğin DNA haritasının çıkarılması rutin bir uygulama haline gelebilir. Tüm teknolojik gelişmelere rağmen günümüzde DNA haritası çıkarılması hala pahalı ve zor bir işlem. Sanal zeka uygulamalarının gelişmesiyle birlikte DNA verilerinin sağlık açısından değerlendirilmesi mümkün olabilecek.

Tek hücre analizi

Tıp alanındaki en büyük atılımlardan biri muhtemelen tek hücre analizi, olacak. Bu gelişme bilim insanlarının ilk kez normal ortamlarında tek tek hücreleri incelemesine olanak tanıyacak. Tek tek hücrelerde hangi genlerin açılıp kapandığını belirleyebilme ve bağışıklık hücrelerinin sağlıklı dokuya nasıl saldırdığını çözebilme yeteneği, otoimmün hastalıklara yaklaşımımızı ve ölümcül kanser metastazı süreciyle nasıl mücadele edeceğimizi belirleyecek.

Beyinin haritasının çıkarılması

Beyin evrendeki en karmaşık nesne. Bilim insanları onyıllardır insanın tüm gizemini taşıyan bu organın sırlarının peşinde. Tıp çevreleri on yıl içinde motor fonksiyon, görme, hafıza ve duygulardan sorumlu beyin bölgelerinin haritasını çıkarabileceklerini düşünüyor. Bu da otizm, epilepsi, beyin yaralanmaları, şizofreni, Parkinson, Alzheimer ve omurilik yaralanmaları gibi bir dizi nörolojik rahatsızlığa yeni yaklaşımlar getirecek.

Yeni nesil ağrı tedavileri

Kronik ağrı, dünya çapında on milyonlarca insanı etkileyen ciddi ve maliyetli bir sorun. Halen ağrıların tedavisinde 50 sene önceki ilaçları kullanıyoruz. Yakın bir dönemde hem yeni nesil ağrı kesicilerin hem de ağrıya karşı yeni tedavi yöntemlerinin geliştirildiğini görebiliriz.

Regeneratif tıp

Bu heyecan verici araştırma alanı, hasar gördüğünde insan doku ve organlarını değiştirmenin veya yenilemenin yollarını inceliyor. Bilim insanları bir organ zarar gördüğünde vücudun kendi onarım mekanizmalarını uyarmaktan, laboratuvarda doku ve organ yetiştirmeye kadar birçok yöntemi deniyor. On yıl içinde rejeneratif tıp, diyabet gibi kronik hastalıkların seyrini değiştirebilecek bir niteliğe kavuşabilir. Bu alan aynı zamanda organ nakli bekleyen hastalar için de umut kaynağı. Yine doku reddi sonucu ortaya çıkan sağlık sorunlarının da bu alandaki gelişmelere bağlı olarak tarihe karışması bekleniyor.

Kansere karşı bağışıklık tedavisi

Kanser dünyadaki ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer alıyor. Bu alanda birçok umut verici yöntem var. Bunlardan en çok öne çıkanı kansere karşı vücudun bağışıklık sistemini harekete geçirmek.

Normal şartlarda bağışıklık sistemimiz bir hücrede anormallik gördüğü zaman onu yok ediyor. Ancak kanser hücreleri bağışıklık sistemini aldatma kapasitesine sahip. Yeni teknikler vücuttan bağışıklık sistemi hücrelerini toplayıp bunları kansere karşı programlayarak vücuda geri nakletmeyi içeriyor. Bu alanda yaşanan gelişmeler sonucunda daha şimdiden tedavi edilemeyen kan kanserli yetişkin ve çocukların uzun süreler yaşayabilyor.

Gen modifikasyonu

Bilim insanları yaklaşık 6.500 insan hastalığının moleküler nedenlerini tespit etti, ancak şu anda sadece yaklaşık 500'ü için bir tedavi bulunmuş durumda. 2030 yılına gelindiğinde bilim insanları CRISPR gibi gen düzenleme yöntemleri kullanarak, gen mutasyonlarının neden olduğu hastalıkların önüne geçme imkanlarına sahip olacak.

Mikroplar, bakteriler ve vücudumuz

Vücudumuzda hücrelerimizin iki katı kadar mikrop ve bakteri bulunuyor. Sayısal açıdan bakarsak varlığımızın yarıdan fazlasını bu mikrop ve bakteriler oluşturuyor.

Mikropların vücudumuzun sağlığı üzerinde nasıl bir etkide bulunduğu konusundaki araştırmalar var. Ancak henüz mikropları tedavilerde nasıl kullanabileceğimiz, varolan ya da geliştirilecek tedavileri nasıl etkiledikleri konusunda yeterli bilgiye sahip değiliz. Bu mekanizma daha iyi anlaşılınca birçok hastalığın tedavisi için yeni bilgilere ulaşabileceğimiz düşünülüyor.

Uzayda organ yapımı

Bilim insanları uzun bir süredir üç boyutlu yazıcılar kullanarak laboratuavarlarda organ ve doku üretmeye çalışıyor. Bu konuda en büyük düşmanları ise yerçekimi.

Daha önceki uzay deneyleri, uzayda birçok proteinin daha rahat üretildiğini ve yerçekimsiz ortamın DNAlar üzerinde de yıkıcı etkide bulunmadığını göstermişti. Bundan hareket eden bilim insanları Uluslararası Uzay İstasyonunda bir hastanın kendi hücrelerini kullanarak menisküs dokusu üretti. Gelecekte uzayda kurulacak laboratuvarlarda üretilecek olan organ ve dokuların Dünyaya ulaştırılma sıkıntıları konusundaki tartışmalara şahitlik edebiliriz.

3D baskı teknolojisi halihazırda diş implantları, yedek eklemler ve ölçüye göre protezler üretmek için kullanılıyor. 2021 yılında Avustralya'daki bilim insanları, kanserden zarar gören kemiği değiştirmek için insan vücudunun içinde kullanılabilecek bir 3D baskı sürecini ortaya çıkardı. Bu teknoloji karaciğer, akciğer ve kalp gibi çok komplike organları dahi oluşturma potansiyeline sahip.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.