Aleviler II. Mekzun es Sincari’yi bekliyor
Mihraç URAL Haberleri —
- Kürtler bir kez daha Alevi topluluğun uğradığı çileleri, kıyımları anlamış olarak onların kurtuluşu için gelecektir. Kürtlerin Alevileri kurtarmaya gelecek yiğit komutanları vardır. Bu komutanlardan birinin de Mazlum Abdi olduğu inancını taşıyorum.
Alevileri kurtaran Emir Hasan el Mekzun es Sincari, Alevi çevrelerde kutsanan, adı anılırken huşu içinde bulunulan kişidir. Mekzun Kürt’tür ve bir emirdir. Yaşadığı tarih boyunca savaşlar kazanmış ,haklı olarak emirliğini yerine getirmiştir. Aleviler, el Mekzun’u “dağların efendisi” diye anar ve bilirler. Emir Hasan el Mekzun es Sincari, dinin örgütlenişini, düzenlenişini sağlayarak yeniden doğuşu gerçekleştirmiştir. Zamanında dinin detayları üzerinde bölünmeler olmasına karşın ırkî bir ayrım yapmamıştır. Arap olan Alevileri ortak dini kanaatleri gereği Sincar bölgesinden gelerek kurtarıcı olarak savaşmıştır. O zaman Alevi köylerine vergi, sürgün, zorla Sünnileştirme gibi uygulamalar yapılıyordu. Mekzun’un çağrıldığı savaşlar bu baskılar yüzünden başladı.
Birinci savaşta, (1220 (H 619-620) ordusu çok küçük olan el Mekzun, yenilgiye uğramıştır. Ancak sonra topladığı yeni güçlerle gelip zafere kavuşmuştur. (1223 (H 621). Bu ikinci hamlede ise kurtuluş gerçekleşmiştir. Haçlı lordlar kalıntısı ve Türkmenlerin paralı asker olarak katıldıkları bu savaşlarda el Mekzun ile Alevilerin oluşturduğu cephe zafer kazanmıştı. Böylece Aleviler sahil ve dağ köylerinde özgür oldular, inançlarını açıkça yaşama olanağı buldular.
El Mekzun “Emîr-ül-Nasır” (Kurtarıcı Emir) unvanını aldı. O dönemde Alevi halk arasında “el Mekzun geldiğinde dağlar dirildi” sözü yayılmıştı. Ölümünden sonra kahraman, veli (evliya) sayılmış, şiirleri ve menkıbeleri yüzyıllarca okunmuştur. Bu zaferler, Alevi toplumu için hem fiziksel kurtuluş hem de inanç özgürlüğünün yeniden doğuşu anlamına geldi. Bu yüzden hâlâ dualarda “Ya el Mekzun el-Emîr, dağların koruyucusu” diye anılır. Bu zaferin adı, Vadi el Ayn zaferidir. Dağlar arasında sıkışmış bir vadidir, benim de yakın zamanda dostlarımla buluştuğum, birkaç gece kaldığım bu vadide zafer kazanmak çok güç ama inanan insan için zor diye bir şey yoktu.
Şiirleri ve kitaplarıyla bu güne gelen feylesof
Savaşçı olduğu kadar edebi açıdan da ileri bir insandı. Savaş başarıları kadar edebi açıdan yazdığı şiirler, dualar, mistik söylemleri bu güne dek Alevi inanç sisteminde kalıcı yer tutmuştur. Birkaç şiirinden bazıları şunlardır:
Ben aşk ile mest olmuş bir âşığım,
Her gün efendimin yüzünü görürüm.
Gizlice beni çağırdığında sevgiyle yanıt veririm,
Çünkü ben nurun, sırrın ve ebedî varlığın kuluyum.
Selam olsun kavmime sığınak olan dağlara,
Zulümle daraldığında yeryüzünün yüzü,
Orada iman sancağını dalgalandırdım,
Ve haykırdım: Halim olanla olan yenilmez!
Aleviler sadece Araplardan oluşmuyor. Bugün bile Dersim, Maraş’ın bazı köyleri, Sivas, Erzincan, Malatya, Antep, Kobanê ve Efrîn kırsalı gibi yerlerde Kürt Aleviler vardır. Emir Hasan el Mekzun es Sincari Alevilerin kurtarıcısı ve Alevi inancının ikinci kurtuluşu ve düzenleyicisi olarak anılır. Bu feylesofun kitapları halen okutulmaktadır. Kitapları arasında “Kitap el Mecmu” ve “El Kelam Fi- Din” hala temel eğitim kitapları olarak anılıyor.
Kurtuluş ikinci el Mekzun es Sincari’ ile olacak
Aleviler, bugün kendilerini kurtarabilecek durumda değiller. Öncelikle silahları olmadığı gibi dayanakları olacak bir ülke de yoktur. Ruslar kendi çıkarlarına bakar ve şimdi de Esad’ı deviren çevrelerle ilişkilidir. Bugün Ruslar belki de ikinci bir Alevi kıyımını engelleyebilir, ancak Aleviler için gerekli olan federal ya da ayrılma hakkına dönüp bakmayacaklar bile. Ruslar kendi çıkarları etrafında dönüp duracak ve Alevi topluluğunu bu çevre içinde tutmaya çalışacaktır.
Tam bu noktada, Dürzülerin kendilerini kurtarabilecek konumları Aleviler için olmayacaktır. Dürziler Alevileri sonuna kadar destekleyecek, ellerinde avuçlarında olanları sunacak ancak bu çabalar kurtuluş için yeterli olmayacaktır. Geriye, Doğu’dan gelebilecek güç, Alevi gençlerinden oluşan 12.000 genç savaşçıyı barındıran SDG ve YPG gibi yapılardır. 12.000 gencin kendi topluluğu uğruna haykırdığını gördüğümüzde kurtuluşun tek yolunun bu gençler olduğu açıktır.
SDG ve YPG hangi biçim altında varlıkları devam ederse etsin, özleri aynı kalacaktır. Anlaşmalarla nasıl biçimlenirse biçimlensinler komutanları hiç değişmeyecek. Bunların Alevilerin çektiği çileleri içinde hisseden komutanlar olduğunu biliyoruz. Bu komutanlar, Emir Hasan el Mekzun es Sincari’nin bundan sekiz yüz yıl önce oynadığı kurtarıcı rolünü oynayabilecektir. Bu beklenti önemli bir beklentidir. Kürtler bir kez daha Alevi topluluğun uğradığı çileleri, kıyımları anlamış olarak onların kurtuluşu için gelecektir. Kürtlerin Alevileri kurtarmaya gelecek yiğit komutanları vardır. Bu komutanlardan birinin de Mazlum Abdi olduğu inancını taşıyorum. Mazlum Abdi olduğu inancını taşıyorum. Bu Kürt yiğidin dünya anlayışı, sosyal olaylara yaklaşımı, kadın konusunda takındığı tutum onun el Mekzun es Sincari gibi hak ve adaletle Alevi kurtuluşunu sağlayacaktır.
Aleviler Kürtlere inanıyor
Alevi gençlerin Kürtlerin saflarında olması çok önemli bir konudur. Bu yiğit gençler, bir Kürt’ün yönetimi altında kurtuluşa giden yolu bulacaktır. Bu bileşke, tarihin tekerrür etmesini sağlayacak, farklı boyutlarda da olsa zafere koşulacaktır. Yakından tanıdığım Mazlum Abdi ve Sipan Hemo, Alevilerin çektiği acıları yakından izlemekte ve bunun sona ereceği koşulları hazırlamaktadır. Halep çatışmalarında 12.000 Sahil gencinin savaşa hazır olduğunu ilan etmeleri üzerine Sipan Hemo’nun yaptığı açıklama Aleviler için de çok önemli açıklamaydı: “Biz sadece Kuzey ve Doğu Suriye’den değil, Sünni, Dürzî, Hristiyan, Kürt ve Alevi dahil tüm Suriye bileşenlerinden bahsediyoruz; bunlar da yeni Suriye’nin inşasına katılmalıdır. Eğer tek bir bileşenin hakkı tanınmazsa, Suriye zulümden kurtulamaz.” Hemo aynı zamanda, “Alevi topluluğu gibi azınlıkların haklarının güvenceye alınmadan bütün bir toplumsal yeniden yapılanmanın başarıya ulaşamayacağını” ifade etti.
Aleviler Kürtlere inanıyorlar. Kurtuluşları için de kendi kuvvetleriyle Kürt kuvvetleri birleşik cephesi gerçekleşecektir. Kürtler de Alevilerden güç alarak bu zor günleri birlikte aşacaktır. Bu kurtuluş Kürtler için, Dürziler için, Hristiyanlar için ve Sünniler için de (Eşari ve Sufi) geçerlidir. Aleviler özgür olunca Suriye halkının tümden kurtuluşu gündeme gelecektir. Federatif ya da ayrılık hakim olunca özgür iradeler gündeme gelecek ve terörist olan Colani çetesiyle tarih sahnesinden çıkıp gidecektir. Colani, savaşmadan Suriye’de iktidarı gasp etti. Hama’da, Humus’ta, Şam’da, Sahil’de zerre kadar kurşun sıkmadan ihanetle iktidarı gasp etti. Bu gasp ediş Colani’nin sonunu belirleyen gasptır. Bu açıdan Kürtlerin Alevilere destek olması, kurtarması tüm bölge için de bir kurtuluş savaşıdır. Bunun için ikinci el Mekzun es Sincari olacak olan Kürt komutanları beklemekteyiz. Onlar da bu aralar bitirmesi gereken işleri bitince sıra buna da gelecektir, bunu bekliyoruz.






