Klişe mahkumları

Aykan SEVER yazdı —

  • ABD bir çok şeyin rahatlıkla uçlara sürüklenebildiği bir ülke. Bunu köksüz yıkıcılığına borçlu olsa gerek. "Gelenekler bir kâbus gibi" üstlerine çökmüyor. Trump bu durumun en iyi sembollerinden biri.

Son yıllarda dünyanın genelinde adeta birbirine benzer sahnelerden oluşan bir Hollywood filminin içindeyiz ve bir türlü "the end" yazısını görüp, kendimizi  perdeden kurtarıp koltukların arasından sıyrılıp, sinemanın karanlığından dışarı atamıyoruz.

Bu film aynı zamanda klişesi bol olan cinsten. Mesela Biden, Kılıçdaroğlu "iyi polis", Trump, Erdoğan "kötü polis" falan. Halbuki hepimiz biliyoruz, iyi polis yok! (Tarihte var mıydı, örneğin POL-DER mi? Olabilir en azından bugün hayalet) Bu bizim için hayatın sıradan gerçeği. Ancak bize öğretildiği üzere iyi polislerin de olduğu bir dünyada yaşadığımızı hayal etmekten kendimizi alıkoyamıyoruz.

ABD bir çok şeyin rahatlıkla uçlara sürüklenebildiği bir ülke. Bunu köksüz yıkıcılığına borçlu olsa gerek. "Gelenekler bir kâbus gibi" üstlerine çökmüyor. Trump bu durumun en iyi sembollerinden biri. Malum eskiden devlet başkanıydı. Yeni dönemde de aday. İşlediği suçun haddi hesabı yok. Sıradan gayri ahlaki cürümlerin yanı sıra vergi kaçırmak -ki Amerikalılar için vergi kutsaldır- darbe örgütlemek- bu sıradan bir hadisedir ama bu kez fark olayın Amerika'da cereyan etmiş olması- gizli belgeleri evinde bulundurmaya kadar uzanan kokuşmuş bir sicile sahip. Bu suçların hepsinden bile ceza alsa başkan olmasına bu durum mani değil. En az 74 milyonluk bir halk topluluğunun kendisini sevdiğini biliyoruz. Bir suçluyu yeniden başkan yapacak bir halkın varlığının yanı sıra suçluları kral yapacak bir "demokrasi" de var. Çürümüşlüğün ABD versiyonu. Benzer bir durum elbette bizim memlekette de var.

Trump'ın rakibi dünyanın bir numaralı koltuğunda oturan Biden daha mı matah? Yok! Trump'ın işlediği suçların benzerlerini o da yapmış. Örneğin evlerde gizli belge bulundurmak, ailecek rüşvet ve yolsuzluğa bulaşmak gibi. Biden yönetiminin ABD yasalarının meşru gördüğü ama gerçekte suç olan başka durumlar da var. Örneğin savaş kundakçılığı. Sayesinde dünyanın genelinde militarizm ve neo-faşizm tırmandı. Askeri harcamalar silah satışları rekor kırdı. Mütemadiyen yapılan askeri tatbikatlar doğayı yıkıma uğratıyor.

ABD'de ırkçı polis şiddeti ve silahlı saldırılar Trump dönemini bir hayli geride bıraktı. İklim krizi her geçen gün derinleşiyor, Biden yönetimi önüne geçmek için adımlar atmak yerine Amerika'nın militarist politikaları sayesinde Paris Anlaşması çöpe atılalı çok oldu.

Amerikan yönetimi bunları tek başına mı yaptı? Elbette hayır. 3. Dünya Savaşı'ndaki kapitalist-emperyalist rakipleri/ortakları Çin, Rusya ve her kim bu savaşa ortak oluyorsa-örneğin TC- hep birlikte yaptılar. Ancak dünyanın hegemonu olmanın ve öyle kalmak için savaş vermenin başka bir boyutu da olmalı, olanların birinci dereceden sorumluluğu gibi.

Fakat zihinler bir kere klişelere mahkum olmaya görsün. Erkek, beyaz, mümkünse sarışın ve mavi gözlü ince, uzun bir kurtarıcının zamanı gelince ufukta atının üstünde belireceğini iman edip kafayı taktıkları için esaretten bir türlü kurtulamıyorlar. Her şeyin önceden yazılmış bir senaryonun parçası olduğuna ve filmin sonunun iyi biteceğine kavletmişler; dünyadaki yerlerinin bir hapishane avlusundan bile berbat küflü, kokuşmuş bir hücre olduğunu dahi fark edemiyorlar. Bizdeki dahil olmak üzere eli kanlı diktatörlerse klişe mahkumlarının hülyalarından besleniyor. Ancak klişeleri öteleyerek özgürlüğü aramaya başlayabiliriz…

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.