Zap’tan çekilmenin anlamı

Mihraç URAL yazdı —

  • Zap'taki düzenleme, sadece askeri değil, siyasi de bir karardır. Bu, bir 'geri çekilme' yerine, stratejik yeniden yapılanma, risk yönetimi ve siyasi meşruiyet adımı olarak görülebilir.

MİHRAC URAL

Zap’tan çekiliş, Kürtler için önemli 4. adımıdır. Kürt Hareketi Yönetimi, 16 Kasım 2025’te “çatışma riski” gerekçesiyle Zap bölgesinden çekildiğini açıkladı. Bu, gerillalar için stratejik olarak önemli bir adımdır. Böylece PKK'nin kendini feshi (12 Mayıs 2025), ardından silahların yakılması (11 Temmuz 2025), gerillanın Türkiye sahasından çekilmesi (26 Ekim 2025) ve 4.  adım olarak Zap’ta çatışma riskini bitirme. Bu sonuncusu, gerilla savaşında en önemli noktalardan biridir. Böylece Irak üzerinde var olan etkinliğini, bu bölgede 700’ü aşkın köyün açık denetimini sağlayan önemli bir savaş mevzisinde çekilmeyi göze aldı.  

Zap Vadisi, Colemêrg (Hakkâri) civarından başlayıp Başûrê Kurdistan'a (Federe Kürdistan) kadar uzanan bir vadidir. Zap Suyu, bu vadinin önemli su kaynaklarındandır. Arazi çok engebeli, dağlık ve sarp; dik yamaçlar, yüksek kayalıklar ve dar geçitler bölgeyi ulaşımı zor bir coğrafi alan haline getiriyor. Bölge, yükseklik açısından oldukça değişkendir; bazı zirveler 3 bin metrenin üzerindedir. 

Kürtler için stratejiktir

Zap Vadisi, gerillanın kamplarına ve hatta komuta noktalarına ev sahipliği yaptığı bölgelerden biriydi. Türkiye tarafından da 'sınır ötesi' saldırıların hedefiydi. Örneğin “Pençe-Kilit”, Zap bölgesine yönelikti. Sarp arazi, mağaralar ve tüneller, gerillanın barınması ve saklanması için avantaj sağlıyor. Vadinin konumu Türkiye ile Federe Kürdistan arasında bir “stratejik hat” oluşturuyor. Bu yüzden hem askeri hem lojistik anlamda önemli; Kürtler için stratejik bir bölgedir.

Tarihi ve sembolik bir alan

Vadinin dağlık coğrafyası, halkı için hem bir korunak hem de zorlayıcı bir yaşam alanı olmuş. Bölge, kültürel olarak önemli; Kürtler için tarihi olduğu kadar semboliktir. Kürt kimliğinde ciddi bir payı olan Zap, Türk devletinin askeri gücüyle bile olsa denetim sağlayamadığı bir alandır. Dolayısıyla PKK açısından savunma, sığınma ve saldırı açısından avantaj sağladığı gibi kimlik bilincinin oluşturulmasında kilit bir bölgeden bahsediyoruz.

Barış sürecinde ciddiyet

Bu ölçekte stratejik olan bu vadiden çekilmek, Başkan Öcalan’ın kararlı tutumunu, barış sürecine olan tutkusunu ve her şeye rağmen bu adımın başarılması için gösterilen bir çabadır. Kürt Özgürlük Hareketi Yönetimi'nin, “çatışmayı önleyici düzeltmeler” olarak tanımlayarak, barış sürecine katkı olduğunu belirtiği bu adımı, silahlı varlığını stratejik bir alanda azaltma yönünde somut bir adımdır. Bu, kongre kararlarının pratik sahaya yansıması; kendini feshetme, Türkiye'ye karşı silahlı mücadeleyi sonlandırma ve alan çekilmesi süreçlerinin bir parçasıdır. Bu bölgeden çekilmek, Türkiye’ye ve uluslararası izleyicilere “barış sürecinde ciddiyim” mesajıdır. Hareket Yönetimi açıklamasında, “Kürt sorununun çözümüne ve Türkiye’nin barışına katkı” ifadesi var. Bu çekilme, sadece askeri değil, siyasi bir karardır. Bu, bir 'geri çekilme' olarak görmek yetersizdir; stratejik yeniden yapılanma, risk yönetimi ve siyasi meşruiyet adımı olarak görülebilir.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.