Lozan için yeni bir sayfa

Selim FERAT yazdı —

  • Lozan Konferansı’nı tertipleyen onlarca parti, örgüt ve kurum, yüzlerce katılımcı, sadece bir yüzyılın tahlilini yapmakla yetinmediler. Kurdistan için bir dünya kapısı açılmalı. Bunu nasıl yapacaklarını tartışıyor Kurdistanlılar.

Vardık.

Buradayız.

Var olacağız.

Lozan Konferansı’nı bu üç satırla tablolaştırıyorum.

Lozan son yüz yılda, Kürtler için karanlık bir tarih tüneli oluştursa da, Kurdistan‘da yasayan ve kendi ülkelerinde toplumsal olarak da parçalanan Kürtlerin politik toplum olarak şekillenmesini birlikte getirdi.

Bu yüzyıl, Kürtlerin uluslaşma sürecini baslattı.

Bundan sonrası küçük bir detay değil; Kurdistan‘in uluslararası formata ulaşma süreci bir gelecek projesidir.

Lozan Konferansı’nı tertipleyen onlarca parti, örgüt ve kurum, yüzlerce katılımcı, sadece bir yüzyılın tahlilini yapmakla yetinmediler.

Kurdistan için bir dünya kapısı açılmalı.

Bunu nasıl yapacaklarını tartışıyor Kurdistan‘lılar.

Kurdistan için yeni bir sayfa mı açmak istiyoruz sorusunu sorduğum onlarca temsilciden ortak bir cevap alamadım.

Buna rağmen ortak bir cevap detayı:

Bir Kurdistan Us‘u oluşmalı.

Kurdistan‘da toplumsal yaşama yön veren öncü güçler bir araya gelmeli ve ortak adım atmalı.

Sömürgeci devletler de Lozan yüzyılının muhasebesini yapmalılar. Kürtler‘in taleplerini ciddiye almalıdırlar. Kürtler için yok değerinde olan bu baskı antlaşması ve ona bağlı sistemi değiştirmelidirler..

Lozan Konferansı‘nın ana bileşkesini not alıyorum:

Bu kefen Kurdistan‘a uymaz!

Lozan Antlaşması imzalandıktan sonra, ağzında sigara, ironik gülücüğüyle poz veren İsmet İnönü, Kurdistan‘da gelecek yüzyılın kıyımının işaretini veren Türk sömürgeciliğini simgeliyordu.

Bu gülücük ingiliz ve Fransızların Kemalistlere verdigi icazetin izini taşıyordu.

Kurdistan‘dan sosyalist, muhafazakar, liberal ve komünistler yüzüncü yılında Lozan ve sonrasını tahlil ettiler.

Birinci Dünya Savaşı devam ederken, dünya kapitalist sistemine fren basan Lenin ve yoldasları, dönemin dünya siyasetini planlamada öncü gücü Fransız ve İngiliz emperyalizmini harekete geçirdi.

Çanlar kimin için çalıyor sorusuna cevap vermeyi üstlenen bu iki güç, küçülen Osmanlı İmparatorluğu’nu kurtarmak icin harakete gecen Mustafa Kemal‘i keşfettiler.

Bolşeviklere karşı emperyalizmin ileri karakolu olarak, kemalistler öncülüğünde bir Türkiye‘nin kurulması, gelecek yüzyıllara damga vuracak bir proje olarak planlandı.

Kürtler itiraz ettiler, vardılar. Buna rağmen Lozan Antlaşması’na imza atacak kemalist delegasyonun yaptırımlarını engelleyecek güce sahip değillerdi.

Sonuçta, sosyalizm hanesinde yükselen Bolşevizm, kapitalist hanede Kemalizmin yükselmesine yol açtı.

Aradan yüzyıl geçti.

Konferans salonu sahnesine yansıyan senfonik politika melodisini okumaya çalışıyorum.

Kurdistan için yeni bir sayfa açılacak. Nasıl?

Cevap arıyorlar, arıyorum, cevabını bu sahneyi söylevle doldurmaktan feragat edeceğini deklere eden sorumlu güçler verecekler.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.