Çözüm ve barış

Suat BOZKUŞ yazdı —

  • Sürecin çözümle sonuçlanmasını isteyenler açık ve cesur olmak zorundadır. Hala daha Öcalan ile görüşmekte tereddüt eden Komisyon üyeleri ve siyasi partiler ciddi olmalıdır. Hiç uzatmadan Öcalan ile görüşerek siyasi bir çözüm bulmaları şarttır.

TBMM Komisyonu diyalog ve çözüm için çabalarını sürdürüyor. Çalışmalar belli bir olgunluğa kavuştuktan ve bir sonuca yaklaştıktan sonra sürece karşı olanlar da gelişmeleri engellemek ve sabote etmek için her yola başvurmaya başladılar. Bu nedenle bahane aramakla meşguller. Bu da yetmiyor, Öcalan ile görüşmekten kaçınmak için de gerekçeler uyduruyorlar.

Öcalan, Özal ile ilk temaslar kurulduğunda hemen ateşkes ilan ederek sorunun barışçı-siyasi zeminlere taşınması için girişimlere başlamıştır. Ta o günlerde, “Silahlar sussun, siyaset konuşsun” şiarıyla ateşkesler ilan edip siyasete kapı açmıştır.

Yine ta o günlerden beri defalarca siyasi çözümün önemini vurgulamış ve “Biz İsrail-Filistin gibi, Rusya-Çeçenler gibi, kör bir savaşı tırmandırmak değil, barışçı çözümü zorlamak istiyoruz” diyerek barışçı çözümden yana tercihini defalarca ve açıkça ilan etmiştir.

Filistin’in durumu Öcalan’ın ne kadar haklı olduğunu göstermiştir. Daha önce defalarca yapılan ateşkes ve anlaşmalara rağmen son iki yılda Gazze’nin yerle bir edilmesinden ve elli bini çocuk olmak üzere 250 bin masum insanın ölümünden sonra yeniden müzakere ve anlaşma zeminine varılması olumludur ama “Bunlar yaşanmadan anlaşmak mümkün değil miydi?” sorusunun da değerlendirilmesi şarttır. Filistin’de olan olmuştur ama oradan ders çıkartıp Kürdistan’da benzeri bir yıkım yaşanmadan barışçı çözümü zorlamak şarttır.

Kürdistan tarihinde çatışmalar ve kanlı katliamlar hiç eksik olmamıştır. Son yüz yıldaki ve özellikle son elli yıldaki katliamların tanıkları yaşamaktadır. Zindanlar hala tutsaklarla doludur. 30-35 senedir zindanlarda tutulan insanların fiziki özgürlüğü artık şarttır. İnsanlık dışı zindan koşullarından dolayı birçok tutsak ağır hastalıklarla boğuşmaktadır. Bu durumda kör bir intikam savaşında inat etmek yerine siyasi çözüm aramak ve bulmak halklarımıza karşı bütün siyasetçilerin görevidir. Sayın Öcalan bu amaçla her türlü sorumluluğu üstüne alarak yeni bir süreç başlatmıştır. Kürdistan’ın bütün parçalarında, etkili olan ana siyasi akımlar siyasi çözüme destek verirken Türkiye genelinde durum daha netleşmemiştir. Cıvık ve sorumsuz demagojilerle kışkırtıcılık yapıp süreci bozmak isteyenler halklarımıza ihanet içindedir. Bunlara dikkat ederseniz savaştan hiçbir zararı olmamış tam tersine maddi-manevi rant devşirmişlerdir. Hiçbirisi yoksul değildir. Çünkü savaş sayesinde zenginleşmişlerdir. Varlıklarını savaşa ve savaş kışkırtıcılığına borçludurlar. Kürt sorunundaki çatışmalardan beslenen ve bundan sonra da rant devşirmek isteyen ırkçı-dinci bir çete, şimdi de her fırsatta süreci çıkmaza sürüklemek için uğraşmaktadır.

Bu ortamda sürecin çözümle sonuçlanmasını isteyenler de en az onlar kadar açık ve cesur olmak zorundadır. Hala daha Öcalan ile görüşmekte tereddüt eden Komisyon üyeleri ve siyasi partiler ciddi olmalıdır. İnkar ve imha çözüm olsaydı 100 senedir bu sorun çoktan çözülürdü. Her türlü inkar ve imha yolu denenmiştir. Bu inkarcı-imhacı politikalar halklarımıza kan, gözyaşı ve acıdan başka bir şey getirmemiştir. Denenmeyen tek yol barışçı müzakere ve çözüm yoludur. “İnkar ve imhacılar” yanlışta inat etmekten vazgeçerse barış da, çözüm de kolay olacaktır.

Öcalan yoldaş tarihten, bölgemizde ve dünyamızda yaşananlardan ders çıkartarak yeni paradigmasını oluşturmuştur. Devlette etkili olanlar da Rusya’nın, İsrail’in diğer çatışmaların tarafı olan devletlerin durumundan dersler çıkartmak zorundadır. Devleti yönetenler şimdilerde ağızlarına almasalar da, bir dönem dillerine dolamışlardı. Akşam sabah "beka sorunu var" diye ortalığı ayağa kaldırıyorlardı. Bu soruna siyasi çözüm bulamazlarsa işte o zaman Türkiye için gerçekten bir beka sorunu başlayacaktır.

Bu nedenle hiç kargaşaya yol açmadan ve uzatmadan Öcalan üzerindeki kısıtlamaları kaldırmaları ve Öcalan ile görüşerek siyasi bir çözüm bulmaları şarttır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.