Şimdi nereye?

Selim FERAT yazdı —

  • Türkiye’de adil olmayan, Kurdistan’da işgalin izlerini taşıyan, Kürtler için tarihi ders olabilecek bir seçim yaşandı. Bundan sonra neler olabilir? Kötü olanlar, kötülüğün beklenmedik bir hamlesinin kurbanı olacaklar. Ezilenler için tek seçenek var: Mücadele devam edecek!

Türkiye’de adil olmayan, Kurdistan’da işgalin izlerini taşıyan, Kürtler için tarihi ders olabilecek bir seçim yaşandı.
Trajedi, sadece kötülüğe karşı olanlar için değil, kötülüğü sıradanlaştıranlar için de devam edecek.
Kürtlere karşı ırkçı kartı başarıyla oynadılar.
Dış dünyaya karşı dizginsiz tutum takındılar.
Kandil’i baş düşman seçerek, Kandil’i Türkiye’de siyasetin uç merkezlerinden biri yapmayı da başardılar. 
Bu iki neden Türkiye’de “evet” oyu çıkmasına neden olsa da; Erdoğan bunun Kurdistan cephesinden cevabını aldı: Kurdistan’daki 13 ilde Erdoğan’a yüzde 65’ten daha çok “Hayır!” çıktı.
Kurdistan’ın simge kentleri Amed’den yüzde 71.61, Dersim’den yüzde 82.81 red oyunun çıkması, Kurdistan siyaseti için düşündürücü olmalıdır.
Albert Memmi’nin “kolonizatörlerin günlük hayatındaki her hareketi onu sömürge halkıyla bir ilişki içine sokar ve her hareketiyle tanınan bir avantaj elde eder” tarifi, Kuzey Kurdistan için geçerliliğini bir kez daha büyük oranda yitirmiş olmadı mı?
Abluka altındaki topraklarda, Kurdistanlıların Erdoğan’a “hayır” demeleri, Ankara’ya “hayır” olarak okunmalı.
Bu, Türk rejiminin Kurdistan’daki toplumların kendi kaderini belirlemelerine karşı duracağı, Erdoğan’ın ilk konuşmasının detaylarından anlaşılıyor.
Şiddeti daha da yükseltecekler.
Kara bulutlu bir hava yaratacaklar. 
Sonuçta bu rejim de kara bulutlu bir iklime hapsolarak yaşayacak.
Şiddet uygulamaya devam edecek; kendi şiddetinden korkacağı günleri yaşayacaklar…
Alman yorumcu M. Backfisch, “Erdoğan'ın zaferiyle Türkiye süper otokrasi tehdidi altında” notunu düşmüş.
Daha ne kadar otokratik olunabilir ki sorusunu sormak bile istemiyorum.
Bundan sonrası uçurumsa, bu Erdoğan için de bir radikal iniş olabilir.
Kullanılan zorun agresyona yol açtığı, sadece bir resim karesi.
Zor kullanmaya mecbur edilen kitleleri, kendi saldırganlıklarının travmasından kurtarmak için Erdoğan iktidarının üç katı güç yetecek mi?
Bunun cevabını yakın tarihteki gelişmeler verecek.
Bundan sonra neler olabilir?
Kötü olanlar, kötülüğün beklenmedik bir hamlesinin kurbanı olacaklar.
Histerik saldırganlaşan kitlelerin "Selo'yu istediğin gibi dışarı çıkaramazsın" diyen Erdoğan’a, "Selo'ya idam" cevabı vermesi, örgütlü Kurdistan topluluklarından daha çok Erdoğan rejimi için bir tehlike olur.
Bu kriz gelecekte muhtemelen:
Beklenmedik bir kitle hareketlenmesi;
Kötüyü paylaşanlar arasındaki iktidar kavgası;
Kolonileştirilenlerin toplu ve sürekli bir direnişine yol açabilir.
Ezilenler ve kolonileştirilenler için tek seçenek var:
Mücadele devam edecek!

Selimferat@web.de 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.