Yaşamın dayattığı
Selim FERAT yazdı —
- Kürdistan Rojava’yı kurtaracak! Kürdistan, Rojava’yla dünyaya açılacak. Kürdistan, zamanında var olmak, zamanında özgür olmak gibi tarihi adımlar atıyor!
Yaşam dayattığı:
Zamanında var olmak, zamanı geldiğinde bir olmak.
Kürdistan’ın kuzey ve güney yakası Rojava’da bir araya geldi.
Rojava’nın varlığının korunması için, Kürdistan ayaklandı.
Ve Kürdistan’ın tarihi kazanımlarının toplamının ortak paydası olan Rojava, aktüel batılı müttefiklerinin himayesinde, Kürdistan’a ev sahipliği yaptı
“Rojava Birlik ve Ortak Tutum Konferansı”, onlarca yıllık teorik özlemden sonra, var oluşun tehdit altında olduğu bir süreçte, Rojava’nın Qamişlo kentinde gerçekleşti.
Bu konferansa damgasını vuran iki güç var.
Biri Gerilla, diğeri ise Peşmerge.
Tesadüf değil; iki şahsiyet tarihi geleneğí temsil ederek, konferansa iz düştü.
Rojava öncüsü Mazlum Abdi, Güney Kürdistan Başkanı Mesut Barzani.
Tesadüf olmayan mekan ise Qamişlo kentiydi.
Qamişlo kenti, 2004 yılının Mart ayının 12’sinde, bir futbol maçı esnasında stadyumdaki halk, Baas rejimine karşı başlattığı protestoların devamında, sokaklara çıkarak "Özgür Kürdistan“ sloganı atmıştı.
Baas askeri güçleri silah ve tanklarla halka saldırmış, 52 kişi yaşamını kaybetmişti.
Qamişlo bu başkaldırıyla, Baas rejimine karşı ilk toplumsal "artık yeter“ girişimini başlatmış oluyordu.
Bu Başkaldırı Resulayn, Haseke, Amuda, Efrîn, Halep gibi kentlere yayılmış olan, geniş kapsamlı bir Kürt uyanışına işaret ediyordu.
Kobanê’nin işgale karşı direnişi ve Rojava kantonlarının kuruluşundan sonra, PYD bu futbol stadyumunun adını "12 Mart Şehitleri Stadyumu" olarak değişirdi.
Qamişlo yakın tarihteki ikinci unutulmayan tarihi momentini, 1980 askeri darbesinden üç ay sonra yaşayacaktı.
1980’in 12 Aralık gecesi JITEM’de komutanlık yapan Cem Ersever’in de yer aldığı bir katliamla Qamişlo kentinde, aralarında KAWA’nın üç üst düzey kadrosu, Hüseyin Arslan, Mehmet Emin Mutlu, Necla Baksi’nin de bulunduğu 15 kişi infaz edilmişti.
Yakın tarihe "Qamişlo Katliamı, Şeva Reş“ olarak geçen bu olay, Tayyip Erdoğan öncesi, Türkiye’nin Rojava’da gerçekleştirdiği ilk sınırötesi askeri operasyonu olarak tarihe geçmişti.
İşte o Qamişlo kenti ilk halk başkaldırısının başlatılmasından (2004) 21 yıl sonra, yaşamın dayatmasıyla, Kürtleri bir olmak için, Rojava’da bir araya getirdi.
Tesadüf olmayan başka bir şey: Konferans Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı“ndan haftalarca sonra gerçekleşti ve Mazlum Abdî, bu çağrının "Rojava’nın barış ve istikrarına“ olan etkisini dile getirdi.
Mazlum Abdî kâmilane bir duruş sergiledi ve özellikle Mesut Barzani ve YNK’ye teşekkür etti.
"Neçirvan Barzani ve Bafîl Talabani’nin emekleri“ derken, politik mutfağın tadına dokundu.
Uzun yıllar KNK’nin davet ve çabalarıyla, dolaysız olarak konferanslara katılmayan KDP, Kürdistan’daki birikimlerin toplamının Rojava’da tehlike eşiğine gelmesiyle birlikte; yaşamın dayatması sonucu, sadece konuşmak için değil, yapmak için, diğer Kürdistani güçlerle bir araya geldi.
Asl olan budur:
Güney Kürdistan, kendisine komşu, Rojava Kürdistan‘ına kavuşmak için, yeni tarihi bir koridora ulaşacak.
Rojava, tüm Kürdistan parçalarını dünya kamuoyuna taşıyacak enternasyonalist dile ve araçlara sahip.
Konferansın toplamından çıkarımım:
Kürdistan Rojava’yı kurtaracak!
Kürdistan, Rojava’yla dünyaya açılacak.
Kürdistan, zamanında var olmak, zamanında özgür olmak gibi tarihi adımlar atıyor!