Kürt hayaleti

Suat BOZKUŞ yazdı —

  • Son yıllarda Orta Doğu’nun ve Avrupa’nın her köşesinde bir Kürt hayaleti dolaşıyor. Bu hayalet kırlarda ve şehirlerde, caddelerde bulvarlarda, seçim sandıklarında askeri bölgelerde korku salarak dolaşıyor. Kimisi bu hayaletin yanına yaklaşmaktan korkarken kimisi de uğruna canını dişine takıp mücadele ediyor ve gerekirse canını veriyor.

Marks ünlü eseri Komünist Manifesto’da:

"Avrupa'da bir hayalet dolaşıyor; Komünizm hayaleti. Eski Avrupa'nın bütün güçleri bu hayaleti defetmek üzere kutsal bir ittifak içine girdiler: Papa ile Çar, Metternich ile Guizot, Fransız radikalleri ile Alman polis ajanları. Muhalifleri tarafından komünist olmakla suçlanmamış muhalefet partisi nerede vardır? Bu lekeleyici komünizm suçlamasını, daha ilerici muhalefet partilerine olduğu kadar, gerici hasımlarına karşı da gerisin geriye fırlatmamış muhalefet nerede vardır?”diyordu.

İlginç bir benzerlik Kürtler için de söylenebilir. Son yıllarda Orta Doğu’nun ve Avrupa’nın her köşesinde bir Kürt hayaleti dolaşıyor. Bu hayalet kırlarda ve şehirlerde, caddelerde bulvarlarda, seçim sandıklarında askeri bölgelerde korku salarak dolaşıyor. Kimisi bu hayaletin yanına yaklaşmaktan korkarken kimisi de uğruna canını dişine takıp mücadele ediyor ve gerekirse canını veriyor.

Kurdistan gerillaları dağlarda ama kendileri montaj kasetlerle şehir meydanlarında mitinglerin sahnelerinde yer alıyor. İktidar partisi muhalefeti, muhalefet de iktidarı PKK ile işbirliği yapmakla suçluyor.

Kürt halkının eşit-özgür yaşamını teminat altına alan bir çözümden kaçan devletin bütün kanatları, hem bu durumdan nemalanıyor hem de birbirlerini suçlamak için bahane yaratıyor. Bugüne kadar bu tiyatro oynanarak halkı oyalamayı başardılar. Son seçimlerde de, hem Kürt oylarını almak için kırk takla attılar, hem de biz değil onlar Kürtlerle işbirliği yapıyor diye halkı kışkırttılar. Böyle yaparak kim kaç oy kazandı, kaybetti ya da rakibine kaybettirdi kesin rakam söylemek zor. Ama Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın son yıllarda artan biçimde beka-ezan-seccade edebiyatına sarılması bu işin kârlı olduğunu gösteriyor. Hatta muhalefet HDP’den kaçarken Erdoğan Hizbullah artığı Hüda-Par ile açık işbirliği yapmaktan kaçınmadı.

Erdoğan ve ırkçı-dinci çamur cephesinin her türlü melanete başvurup kazandığı seçim bir başarı sayılır mı? İş sadece seçim sonuçlarıyla kalsa evet! Ama bu bir mahalle maçı ya da mafya içi bir düello değil ki? Erdoğan “zafer” konuşmasında bir devlet başkanı gibi değil ırkçı-dinci bir çete elebaşı gibi konuştu. Gerçi uzun süredir Erdoğan’ın konuşmalarını izleyenler için bu çok da şaşırtıcı değildir. Burada soru ve sorun Erdoğan’ın bu kafayla nasıl başkanlık yapabileceği ve çamur çetesinin bu kafayla nereye kadar gidebileceğidir.

Uzun yıllar tek parti iktidarı övgüsü yapan Erdoğan, şimdi MHP de yeterli olmayınca YRP, BBP, DSP, Hüda-Par ve Sinan Oğan desteğiyle bir yedili cephe kurmuştur. Bu yamalı bohça ile memleketin hiçbir sorununu çözmesi mümkün değildir. Sadece yargılanmaktan kurtulmak için tüm suç ortaklarını birleştirmiştir.

Altılı Masa ise Erdoğan’ın saldırılarından korkarak “Aman, HDP ile birlikte görünmeyelim” politikası izlemiştir. Altılı Masa’nın bu zaafını gören Erdoğan da, buradan saldırıp nakavt etmeye çalışmıştır. Akşener ve İYİP liderleri baştan beri HDP’ye çatarak hamamın namusunu kurtarmaya çalışmışlardır. Bu sallantılı durum seçmene güven vermemiş ve Millet İttifakı öngördüğü başarıyı elde edememiştir.

Şimdi seçimler gelip geçmiş ama sorunlar olduğu gibi hatta daha da büyüyerek seçim sonrasına devrolmuştur. Yıllardır halının altına atılan pislikler artık gizlenemez durumdadır. Devlet ve partileri, muhalif geçinen partiler oportünizmle bugünlere geldiler ama daha fazla ayakta kalamazlar. Sorunları erteleyip kangrenleştirmek yerine çözüm yolunu düşünmek zorundadırlar.

Erdoğan çıraklık devrinde çözüm diyordu ama ustalık devrine kan, katliam ve idam diyerek başladı. Devlet partileri birbirlerini PKK ile ilişki kurmakla suçlayıp savaşı tırmandırmak yerine hepsi de sorunun çözümü için ellerini de, gövdelerini de taşın altına koymalıdır. Yoksa sorun iyice kangrenleşecek ve çözümü daha da zorlaşacaktır. Kürt hayaleti bütün siyaset sahnesine hakim olacaktır.

suatbozkus@gmail.com

twitter.com/suatbozkus

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.