Bugün şapkanı yakan, yarın seni de yakar 

Veysi SARISÖZEN yazdı —

  • Beş günde “bitiririz” dedikleri işgal hareketi beşinci ayına girdi ve KDP’nin PKK gerillasına karşı düşmanca desteğine rağmen, belirttiğimiz gibi ordunun savaş gücü daha öte adım atmasına elvermiyor. 

Türk ordusu birkaç haftada “zafer” kazanacağım dediği Başur “seferinin” beşinci ayında, bulunduğu yerlerde çakılmış kalmış. 
Gerillaya karşı kimyasal silah dahil her türlü silah ve teknikle yürüttüğü savaşta hiçbir hedefine ulaşamamış. Gerilla kuvvetleri efsanevi bir direniş gösteriyor. Ve kış yaklaşmakta. Az sonra Türk ordusu Kürdistan kışında donup kalacak. 

Nereden biliyorsun, derseniz, Sözcü Gazetesinden haber alıyorum diyeceğim. Gazetenin en militan PKK düşmanlarından Saygı Öztürk dün ilginç bir yazı yazdı. Okuyalım: 

“Bu yıl yurtiçi ve çoğunluğu da yurt dışında olmak üzere 69 askerimiz, 3 polisimiz ve 5 köy korucumuz olmak üzere 77 şehidimiz oldu.” 

Sayı elbette “küçültülmüş” bir sayı. Ama önemli olan “trend”. Asker kayıpları AKP iktidarından bugüne kadar “azalıyor mu?” yoksa “çoğalıyor mu?”. Saygı Öztürk “çoğalıyor” diye soruyu yanıtlamış. Şöyle: “2003’ 31 şehit, 2004’de 75 şehit, 2009’da 62, 2011’de 51 v.s.” Şimdi ise 77… Dediğim gibi, sayı önemsiz. Önemli olan asker kayıplarının artmış olması.  

Nasıl oluyor bu? Hem “inlerine giriyoruz”, “kaçacak yer arıyorlar” diyeceksin, bir de Soylu’nun en son demecinde dediği gibi gerilla sayısının “ilk defa 200’ün altına indiği” palavrasını atacaksın, sonra şu gerçeğe kafanı vuracaksın: Gerilla bitiyorsa, senin ölülerin nasıl olup da artıyor? 

Bu kadarla kalsa iyi. Türk ordusu Bakur’da ve Başur’da ağır kayıplar vermekle kalmıyor, ordunun morali yerlerde sürünüyor. 
Abartma diyeceksiniz değil mi? Abartmıyorum, Türk devletinin en büyük savunucularının verdiği haberlerden aktarıyorum.

Yine Saygı Öztürk’ten okuyalım: 

“Suriye harekat sahasında görev yapan Tuğgeneral Metin Eştürk İstifa etmişti. Eştürk Suriye harekat sahasında yaralanan komutandı. Tuggeneral Ömer Faruk Bozdemir, Özel Kuvvetler Komutanı Tümgeneral Ercan Çorbacı da istifa etmişti. Şu günlerde üç generalin de istifa dilekçesi verdiğini öğrendim. Genelkurmay bunu kabul etmeyebilir. Bu nedenle isimlerini de yazmıyorum.” 

Demek ki, kayıplar artıyor, generaller istifa ediyor. Hatırlayalım: Zaten şu anda tüm generallerin yarısı hapiste. Dışarıda olanlar da çekip gidiyor. Bu arada 28 Şubatçı seksenlik paşalar hapse atıldı. Ve şimdi de daha önce hapse atılan Genelkurmay Başkanı Başbuğ yeniden hapis tehdidi altında.  

Bu verilerden hareketle Güney Kürdistan’daki egemenlere bir tavsiyede bulunmak isterim: PKK’ye karşı işbirliği yaptığınız kuvvet “kağıttan kaplandır.” Beş günde “bitiririz” dedikleri işgal hareketi beşinci ayına girdi ve KDP’nin PKK gerillasına karşı düşmanca desteğine rağmen, belirttiğimiz gibi ordunun savaş gücü daha öte adım atmasına elvermiyor. 

Ve eğer KDP PKK’ye karşı dolaylı savaş halinden doğrudan savaş haline geçerse, hiç kuşkusuz şimdiki savaşın boyutları büyür. Ancak böyle bir savaşın sonunda PKK gerillası kendisini korurken, Başur halkı tüm kazanımlarını kaybeder. Çünkü TSK ve KDP ile PKK arasında patlayacak savaşın galibi TC, Irak merkezi devleti ve İran olur.

Yüzyıldır izin vermedikleri “statüye” birkaç gün içinde son vereceklerini, Başurun bütün kazanımlarını kuşa çevireceklerini tahmin etmek zor değildir.  

Şimdi Güney’de, Irak’ta seçim dönemi. Partiler seçime hazırlanıyor. Savaş umurlarında değil gibi. Propaganda malzemeleri üretimine müthiş hız vermişler. Vermişler ama bu üretimi de Başur topraklarını işgal eden Türkiyedeki şirketlerde yapıyorlar.

Örneğin “Kürdistan Koalisyonu” adlı seçim ittifakının seçim malzemeleri Trabzon’un Şalpazarı ilçesindeki bir fabrikada üretiliyor. Fabrika sanırım, YNK ve müttefiklerine ait üzerinde “Kürdistan Koalisyonu” yazan şapkaları bu fabrikaya ısmarlamış. 

Neden? Çünkü Başur’daki siyasetçiler Türk işgalinin sebebi “PKK’dir” diyorlar. PKK olmasa Türkler Başur topraklarını işgal etmezmiş,  Başur ormanlarını yakmazlarmış.  

Çok yazık. Seçimlerde Başurlu seçmenlerin başlarına geçirecekleri şapkalar, üzerinde “Kürdistan” yazdığı için şu anda Trabzon’da cayır cayır yanıyor. İktidarın ortağı MHP’li Belediye Başkanı fabrikayı basmış ve “Kürdistan” adına ne varsa tümünü ateşe vermiş.  

Neymiş? 

Demek ki,  “PKK’nin varlığı” bahaneymiş. 

İşin aslı “Kürdistanmış.” 

Bugün tepene yerleştireceğin şapkayı yakan, yarın seni de yakar.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.