Halkın katılımı esastır

Cafer TAR yazdı —

  • Meclis’te kurulacak komisyona paralel bir an önce yasal düzenlemeler yapılmalı ve bütün politik mahkumlar serbest bırakılmalıdır. Kürt halkının aktif olarak katılmadığı veya inanmadığı hiç bir sorun çözülemez.

Türkiye birçok sorunu konuşuyor ama aslında Türkiye'nin bütün sorunlarının gelip düğümlendiği nokta hiç abartısız "Kürt sorunu" olmaktadır. Kürt sorununda samimi ve herkesin yararına bir çözüm arayan her ulustan insan defalarca dile getirdiler; fakat tarihsel olarak her şeyin ya çözüm ya da büyük bir felaket olacağı noktaya gelmiş durumdayız. 

Kürt Halk Önderi’nin ortaya koyduğu çözüm perspektifi tam da bu nedenle tarihsel önemde bir gelişme olarak öne çıkmaktadır. Bütün Ortadoğu'nun kan revan içinde olduğu günümüz koşullarında yüz yıldır Türkiye'de her geçen gün daha fazla karmaşık hale gelen Kürt sorununun açıktan bir Kürt/Türk çatışmasına dönüşmesi hem Ortadoğu hem de Türkiye için büyük bir felaket olur. 

İran, Suriye ve Irak'ta ortaya çıkan gelişmeler sonrasında Türkiye tam da bu felaket senaryosunun kıyısına gelmiştir. Artık kimsenin kimseyi idare etmeye ne gücü ne de niyeti var; ya çözüm olacak ya da felaket!

Kürt Halk Önderi’nin çağrısı sonrası toplanan PKK 12. Kongresi’nde tarihte eşine az rastlanılır bir fedakarlık yapmış ve kangren olmuş Kürt/Türk ilişkilerinin nihayet bir çözüm yoluna girebilmesi için kendini feshetmiştir. 

Bu tarihte eşine çok az rastlanır bir durumdur, çünkü bütün politik yapılar bir süre sonra kendileri için yük haline gelirler. Bu sol yapılarda kısmen gerçekleşirken düzen partilerinde tamamen böyledir.

Yani AKP, CHP ve benzeri düzen partileri için kendi çıkarları Türkiye'de yaşayan halkların çıkarlarından daha önemlidir. Hatta bir adım daha ileri gidersek söz konusu partilerin içindeki kimi gruplar için kendi çıkarları parti çıkarından ve hatta ülkenin çıkarlarından daha önemlidir.

Aktüel anlamda CHP içinde olanlara bakarsanız yukarıda anlatmak istediğimiz şey daha net anlaşılır. CHP içerisinde günümüzde faaliyet gösteren bütün çevreler iç iktidar için kolaylıkla CHP'yi feda edebilecek bir görüntü veriyorlar. Olası bir mutlak butlana kolektif karşı koymak yerine parti içinde kimilerinin buna sevindiğini tahmin etmek hiç de zor olmasa gerekir.

Daha düne kadar düzen yargısına AKP yargısı diyerek burun kıvıran CHP içerisindeki birçok çevre şimdi yargı kararını beklemek gerekir diyerek AKP yargısından medet umar hale gelmişlerdir. 

PKK bu noktada gerçekten inandığı değerleri her şeyin üzerinde gören bir duruş sergilemiş, bu noktada kendi varlığını bile feda etmekten kaçınmamış bir fedailer örgütü olarak tarihte eşine az rastlanılır bir duruş ortaya koymuştur. 

Sıra Türk devletindedir. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un nihayet Meclis’te komisyon kurulması için harekete geçmesi isabetli olmuştur, fakat buna rağmen devlet cephesinde yapılanlar çok azdır ve Kürt kamuoyunu tatmin etmemektedir. 

Cezaevlerindeki bütün siyasi tutsaklar Kürtlerin onurudur ve bu halk onurunu korumayı bilir. Başta Kürt Halk Önderi olmak üzere zindanların boşalması Kürtlerin öncelikli temel taleplerinden biridir. 

Meclis’te kurulacak komisyona paralel biran önce yasal düzenlemeler yapılmalı ve bütün politik mahkumlar serbest bırakılmalıdır. Yoksa Kürt halkının bu sürece aktif katılımı sağlanamaz, Kürt halkının aktif olarak katılmadığı veya inanmadığı hiç bir sorun çözülemez.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.