İpek böceği ve Kürt hareketi

Ahmet TURHALLI yazdı —

  • Kürt hareketi ve onun bileşenleri, gittikleri her yerde kozalakların içerisine hapis edilmiş kelebekleri ve onların yaşam sinerjilerini ortaya çıkarma hedefine kilitlenmelidirler. 

Tırtılın kelebeğe dönüşme hadisesini, tabiattaki yaşamı anlamak ve açıklamak için harikulade bir örnek olarak gözlemlemiştim. Kur’an da tabiat ve varlık anlatımı yapıldığında, akıl ve vicdan ölçüleri ile yol yürümenin önemine vurgular yapılmaktadır. Ayetler aynı zamanda insanın yaşadığı çevreden ders almak ve bu çevre ile ahenk içinde yaşamayı kutsamaktadır. Evrenin fihristi olan Kur’an ancak büyük kitap olan kainat incelendiğinde kavranabilecektir.

Aile olarak Amed’te bu böceğin yetiştirilmesi ile uğraşmış ve ticaretini yapmıştık. İlkbaharda zerre gibi yumurtacıklardan olan milyonlarca yumurtayı bezden küçük bir torbanın içerisinde sobanın ısıttığı bir odaya koyarlardı. O oda ısısının belli bir düzeye ulaşmasından sonra, yumurtalar tırtıllara dönüşüyorlardı. Bir avuç canlı tırtıla dut ağacının yaprakları özenle ve bıçakla doğranarak ikram edilirdi. Sabah akşam ikram edilen bu yaprakları yiyen tırtıllar, her geçen gün büyürlerdi. Büyüdükçe de yerleri genişletilirdi. Odalarda üç katlı iskeleler kurulur, her iki üç günde bir daha geniş alanlara alınırdı. Dört beş hafta sonra, tırtıllar sarı renge bürünür, koza yapmaya hazır oldukları anlaşılırdı. Renk değiştirmeden ötürü, bizlerde meşe ağacının bir türü olan “şavler” ağacının dallarını keser, tırtılların ortasına bırakırdık. Ağacın yaprakları içine gizlenen tırtıllar, ipek olan kusmuklarından ağlar örmeye başlarlardı. Bu ağlar ipek idi ve tırtıl kendi kozasını özenle örmeyi sürdürürdü. Ördüğü bu kar beyaz kozanın içinde, kendisi de ölüme yatardı.

Tırtılın ağzındaki ağ ile yapmış olduğu kozayı bıçak delemez ve parçalayamazdı. Bizler kurumuş şavler yaprağının içerisinde kozaları toplar bir araya getirir ve büyük çuvallara koyarak satardık. Bu durum beş ve altı hafta arası bir emek gerektirmekteydi. Birkaç yüz adet kozayı gelecek yıl için bırakırdık. Bunları bezden küçük bir torbacığa koyar, kozanın içinde bir kelebeğe dönüşmesini beklerdik. Tırtıl kozanın içinde kendi enerji potansiyelini fark ederek, narin ve çok güzel bir kelebek olarak bıçağın dahi kesemediği kozayı delerek dışarı çıkmayı başarırdı. Kısa bir zaman içerisinde torbaya binlerce yumurta bırakırdı. Bizler torbayı nazikçe açtığımızda, kelebekler uçarak özgürlüklerine kavuşurdu.

İpek böceğinin mucizevi değişimi, kainat kitabının yaşama dair sırlarını da bizlere gösteriyordu.

"Göklerde ve yerde bulunanların hepsi O’ndan ister (O’na muhtaçtır). O her an yaratma halindedir. Artık rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayacaksınız?" (Rahman 29-30)

Tırtılın kelebeğe dönüşme mucizesi Kürtlerin mücadelesine örnek olabilir mi? Kürtler bu yeni süreçte, kendi yaşam potansiyellerini açığa çıkarabilecekler mi?

Kürtler tarihlerinde, insanlığa ve çevrelerine oldukça olumlu ve pozitif katkılarda bulunmuşlardır.

Bir tırtıl gibi sürekli kendi yaşam ve değişim potansiyellerini, ilmi, toplumsal ve askeri olarak ortaya koymuşlardır. Asurlara karşı aşiret konfederasyonları kurarak, Med imparatorluğu kurmuş, büyük İskender’in ordularını durdurmuş ve barış antlaşması sağlandıktan sonra İskender’e yol vermişlerdir. Emevi zulmüne Eba Muslimi Horasani son vermiştir. Moğol istilasına karşı Kürtler direnmiştir. Eyyubi adil bir imparatorluk kurmuş, adaleti ve yüksek karakteri ile her kesin gönlünde taht kurmuştur. Her bir asırda kozalaklarından çıkarak yeniden kelebekleşen Kürtler, tarihi rol ve sorumluluklarını üstlenmişlerdir. Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte imha ve inkar mengenesine alınan Kürtler, kozalak olarak ele alınmış ve kaynar suda boğdurularak ipekleri satılığa çıkarılmıştır. İpek kozalakları tüccarlar tarafından alındığında, kaynar suda kaynatılarak tırtılın kelebeğe dönüşmesini engellerler. Bu durumdan sonra kozalaklar hakiki ipek olarak piyasalara sürülür. Cumhuriyet Kürt’ün inkar ve imhasından sonra, kılıç artıklarından kendine asker, hizmetçi ve köleler topluluğu oluşturmayı başarmıştır. Bu kozalaklardan ara sıra kelebekler çıksa da kahır ekseriyeti cumhuriyet için kullanılan birer aparat olmaktan kurtulamamıştır.

Bundan 52 yıl önce Ankara’da bir Kürt kozalağı olan Kürt ulusal hareketinin önderi, özgürlük kelebeği olarak kozalağı delmiş, Kürdistan’ın kuzeyindeki kozalakları çoğaltarak hareketini başlatmıştır. Oradan Orta Doğu’ya açılarak hicrette özgürlük kelebeklerini bir araya toplamış onları Kürdistan’ın bütün dağlarına, ovalarına ve nehirlerine uçurmayı başarmıştır. İnsan tüccarı iktidarların bütün zorbalıklarına rağmen, özgürlük kelebekleri gittikleri her yerde kozalakları delerek, yeni kelebekleri dünyanın her tarafına uçurmayı başarı ile tamamlamışlardır. Koza içerisinde hapis edilerek boğdurulan Kürtler, kendi kozalaklarından çıkarak özgürlük sevdasını bütün dünyaya anlatmışlardır.

Yeni süreçte tek başına bir adada tecrit içerisinde olduğu halde, kendi ve önderlik ettiği toplumun yaşam potansiyelini açığa çıkarmayı bir kez daha başaran Kürt Halk Önderi, milleti ile beraber yakın gelecekte bu enerjiyi zirveye ulaştırarak değişimi gerçekleştirecektir. Bu defa koza delindiğinde, Bakur, Başûr, Rojhilat ve Rojava beraber yaşadıkları milletler ile özgürlük destanı yazacaklardır. Kürt hareketi ve onun bileşenleri, gittikleri her yerde kozalakların içerisine hapis edilmiş kelebekleri ve onların yaşam sinerjilerini ortaya çıkarma hedefine kilitlenmelidirler. Tek tek insanlara giderek kurtuluşun ancak bu temelde olabileceği insanlara anlatılmalı ve insanlar ikna olduklarında, hiçbir güç onları durduramayacaktır. Aksi Süveyda’da Dürzi milletine karşı gerçekleşen soykırım ve ölüm olacaktır. Hep beraber kozalaklarımızdan çıkıp özgür kelebekler olmalıyız. Kürt ulusal hareketi, Kürdistan ve Orta Doğu’da en doğru ve gerçekçi perspektifle çözümü ilmik ilmik örerek, toplumların kurtuluşunu gerçekleştirecektir.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.