İşçiyi katletmek ve mücadele

Ziya ULUSOY yazdı —

  • İşçiden yana olan sendikalar ve işçi sınıfı içinde çalışmayı temel alan sosyalist partiler, işçi sınıfının örgütlü-örgütsüz gücünü göstererek, katliamları durdurabilir.

Çalık Holding görevlileri, 9 Mayıs 2025’te tazminatını almaya gelen Erol Eğrek’i döverek öldürdü. Mahkeme, katillere hapsolmayacakları 1 yıl  8 ay ceza vererek ödüllendirdi. Geçen yıl Ocak ayında da Bursa’da işçi Ayhan Gülal’ı,  patronun kardeşi bıçaklayarak öldürdü.

Kürt işçileri de patronlar ve ülkücü faşistler, çok sayıda saldıyla katletti;.

* 28 Ağustos 2025’te Niğde Bor’da patron, Kürt tarım işçilerini kurşunladı, Orhan İdilkurt’u ağır yaraladı.

* Kastamonu Cide’de, 12 Eylül 2022’de boya işçisi  Abdurrahman Birgün bina sahibinin kurşunlarıyla katledildi.

* Afyon-Dinar’da 14 Eylül 2020’de, Kürt inşaat işçilerine saldırı düzenlendi; Özkan T. katledildi.

* Ağustos 2019’da Sakarya’da faşist güruh, tarım işçisi Şirin Tosun’u linç edip başına kurşun sıkarak katledi.

*  Bolu Mudurnu’da Kürt inşaat işçilerine 14 Eylül 2015’te faşistler saldırdı; inşaata sığınan işçileri yangınla öldürmeye çalıştılar.

* Sakarya/Akyazı’da Kürt işçi Savaş Güler, kurşunlanarak katledildi.

* Trabzon’da 23 Şubat 2005'te Kürt inşaat işçisi Özkan Yıldız kurşunlanarak katledildi.

* Akçakoca Karatavuk köyünde 5 Eylül 2005’te faşist güruh, fındık işçisi Kürtlere saldırarak bir işçiyi katletti.

Kürt işçilerini saldırı ve öldürme elbette bu kısa yazıya sığmaz. Yaralamalarla sonuçlanan linç saldırıları ise sayısız.

Suriyeli ve Afgan işçiler de öldürüldü. Örneğin; 9 Kasım 2023’te Afgan V. Muhammed Nurtani, Zonguldak’ta maden ocağında yaralanınca, MHP’li patron tarafından yakılarak katledildi. Mahkeme, patrona 5 yıl 8 ay cezayla ödül verdi.  İzmir’de 23 Aralık 2021’de Suriyeli üç işçi yakılarak katledildi.  Serik’te 3 Temmuz 2024’te Suriyeli işçi Ahmat. H. E. Naif bıçaklanarak katledildi.

Kolayca katledilen işçiler

Yazıda vurgulamak istediğimiz, kaç işçinin yalnızca kapitalist patronun, kaç işçinin patronlar veya faşist güruhlar tarafından öldürüldüklerini sıralamak değil. Burjuvazi, iktidar ve burjuva partiler ile büyük basın tarafından doğrudan kışkırtılan ırkçı saldırılarda katledlen Kürt ve göçmen işçi çok daha fazla. Kürt ve göçmen işçi kolayca katlediliyor. Sıra Türk olan işçiye de geldi ve devam edecek. İş güvensizliği nedeniyle işçi cinayetlerinde ise “hak eşitliği” var.

Sendikalar sessiz,ilgisiz ve yetersiz

Yazıda vurgulamak istediğimiz ise iş birlikçi sendika liderlerinin işçilerin öldürülmesine sözle bile ses çıkarmaması, sessizce onaylaması. Basına yansımasa da muhtemelen sözle savunan gerici sendikacılar vardır. İşçiden yana olan sendikacılar ise sendika basınında yer veriyor, bazen demeçle kınıyor ama işçinin katledilmesine karşı eylem yapmıyorlar. Örgütsüz işçilere ilgisizler, Kürt ve göçmen işçiye yönelik kitlesel şovenizmden çekiniyorlar. İşçinin katledilmesine karşı yalnızca sosyalist partiler eylemler gerçekleştiriyor. Bu eylemler küçük çaplı oldukları için  işçiyi katleden saldırıları önlemeye yetmese de işçi sınıfı için esinlendiricidir.

Mücadelesizliğin ve örgütsüzlüğün sonuçları

Sonuçta, saldırıyla, iş güvensizliğiyle, şovenizmden güç alarak işçi cinayetleri karşılarında sınıfın mücadelesini görmeyince, katillere ödül-ceza verilerek serbest bırakıldıkça, sadece cinayetler tırmanmakla kalmaz. İşçi sınıfı saflarında kendi gücüne güvensizliği de büyütür, sınıf bilincini geriletir, kaderciliği ve iyi patron beklentisini, dinsel ve milliyetçi siyasi etkiyi, ögütsüzlüğü geliştirir. Öncelikle işçinin yaşam ve çalışma koşullarını insani olmaktan çıkartır. MÜSİAD’ın küstahça önerdiği gibi işçi kampları bile kurulabilir. İşçi sınıfı hareketi geliştirilmedikçe ve devrimcileştirilmedikçe, faşizme karşı mücadele de, sosyalizm için örgütlü güç birikimi de çok zayıf kalır. Uzun aralıklarla patlayan kitlesel  başkaldırılar burjuva fraksiyonların barajına gider, gidiyor.

İtalya örneğindeki gibi bu saldırılar durdurulabilir

Oysa işçiden yana olanlar başta gelmek üzere sendikalar ve işçi sınıfı içinde çalışmayı temel alan sosyalist partiler, işçi sınıfının örgütlü-örgütsüz gücünü göstererek, bu iradi katliamları durdurabilirler, durdurmalılar. Buna İtalya örneği verilebilir. İtalya’da işçiden yana sendikacılar ve sosyalistler, göçmen işçiye yönelik ırkçı iktidar ve güruhları tarafından yapılan saldırılara karşı siyasi grev gerçekleştirerek durdurmayı başardılar. İtalya örneğindeki gibi, Türkiye’de de Kürt ve göçmen işçiye saldırılar, büyük çaplı grev ve gösterilerle karşılanırsa Türk, Kürt ve göçmen olsun işçi katletmek önlenir, şovenizm yarılabilir, sınıfın öz güveni geliştirilebilir, devrimci bilinç kazandırılarak faşizme karşı sınıf hareketi büyütülebilir.

Sınıf hareketini çürütülmekten nasıl ki mücadelesi kurtarabilirse işçiyi katledilmekten yalnızca mücadele kurtarabilir.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.