IŞİD saldırısının anlamı

Ziya ULUSOY yazdı —

  • Erdoğan faşizminin, Esad rejimi ve Rusya’yla anlaşarak ve KDP yönetimini yanına çekerek tezgahladığı IŞİD’in Hesekê saldırısı, QSD ve asayiş güçlerinin can bedeli mücadelesiyle, halkın desteğiyle yenilgiye uğratıldı.

Hesekê’de Sina hapishanesine saldırısını IŞİD tek başına yapmadı. Bu açık bir gerçek.

QSD (Demokratik Suriye Güçleri) IŞİD katillerini yendikten sonra bu faşist barbar örgüt Rojava ve Kuzey Suriye Özerk Yönetim alanında büyük çaplı saldırıyı yapacak illegal örgütlenmeye sahip değildi.

Saldırıya katılan yaklaşık 200 IŞİD’linin büyük bölümü   Serêkaniyê ve Grê Spî’den sızdırıldılar. Uzun hazırlıkla planlanıp çetelerin sızdırılması ve askeri bakımdan gelişkin operasyon, işin başında Erdoğan faşizminin işgalci kurmaylarının  olduğunu gösteriyor.

Unutmayalım Cerablus işgalinde 3500 IŞİD’li Türk işgal güçleriyle anlaştılar ve ÖSO içine alınarak örgütlendirildiler.

IŞİD halifesi Bağdadi Idlib’de Türk askeri güçlerinin egemenliğindeki alanda saklanıyordu. MİT ve işgalci kurmayların bilgisi olamadığı düşünülemez, dolayısıyla Erdoğan faşizminin himayesinde korunuyordu. Ailesi de Türkiye’deydi. 

Son olarak malvarlıklarına el konulanlar arasında yeralan 6 IŞİD’liye ilişkin kararı Erdoğan kaldırdı.

Bağdadi’ye yardım eden Huraseddin örgütünden Ebdulhemîd Matar’ın Girê Spî'nin Erbîd köyünde, IŞİD komutanlarından Ebû Hemze el-Şihêl ve iki korumasının Serêkaniyê’nin  Idwaniyê köyünde vurulmaları, iki örgütün bu işgal bölgelerinde askeri üslerinin olduğunu gösteriyor.

Demek ki Türk işgal güçleri Serêkaniyê ve Girê Spî’de IŞİD ve Huraseddin’e askeri üs sağlamış, eğitiyor ve saldırılarını yönetiyor.

Erdoğan faşizmi Rojava’da işgali genişletmek için geçen yıl 2 yıl süreli savaş tezkeresi çıkardı. ABD ve Rusya’dan izin alamayınca bu kez de IŞİD’i silahlandırıp büyük çaplı saldırıyla hedefine ulaşmayı tezgahladı. Aynı gün Şengal’i SİHA ile bombalayarak  YBŞ yöneticisini öldürdü, Şerawa’da gösteri yapan halka top atışlarıyla saldırdı. Sonraki günlerde Eyn İsa köylerine saldırılar düzenledi. IŞİD’in Haseke saldırısı başarılı olsaydı askeri birliklerle işgali genişletmeyi deneyecekti. 

IŞİD saldırısının Efrîn işgalinin yıldönümü olan 20 Ocak’ta başlatılmasının siyasi anlamı işgali genişletmeye devam edileceği mesajıdır.

Erdoğan faşizminin baskısıyla KDP yönetimi Rojava ve Kuzey Suriye’ye ekonomik ambargo uyguluyor. Bu yolla halkın hoşnutsuzluğunu yükseltip IŞİD saldırısıyla birleştirip Özerk Yönetim’i Hesekê’de yıkmayla işe başlamanın öngörüldüğü anlaşılıyor.

Kadükleşen Astana toplantılarının sonuncusu uzun aradan sonra 21-22 2021 Aralık’ta yapıldı. Rusya ve Suriye’nin IŞİD saldırısını kınama yerine  Özerk Yönetim’in sokağa çıkma yasağını eleştiri hedefine koymaları, son toplantıda Erdoğan-Akar’ın  işgal alanlarından saldırları üzerine anlaştıklarını gösteriyor.

Ayrıca 2020 Ocak ayındaki MİT-Muhabarat başkanlarının görüşmesinden sonra, 2021 Eylül ayında yeniden bu kez Bağdat’ta görüşecekleri bilgisi basına sızdı. Gizli tutulan bu görüşme gerçekleşmiş olabilir. Ve IŞİD’in büyük çaplı saldırısına Suriye rejiminin  Özerk Yönetim’i zayıflatmak için göz yumması üzerine anlaşma sağlanmış olabilir.

Erdoğan faşizminin, Esad rejimi ve Rusya’yla anlaşarak ve KDP yönetimini yanına çekerek tezgahladığı IŞİD’in Hesekê saldırısı, QSD ve asayiş güçlerinin can bedeli mücadelesiyle, halkın desteğiyle yenilgiye uğratıldı.

Erdoğan faşizminin işgali IŞİD saldırılarıyla genişletme planı, olası uğursuz zaferi içerde faşizmi tahkimleştirmede kullanma hesabı bozguna uğratıldı. Tabii ki aynı zamanda kurtarılacak IŞİD çetelerine yeni canavarlıklar yaptırması hesabı kursağında bırakıldı.

IŞİD’in büyük çaplı da olsa tekil saldırısı üzerine böylesi geniş çaplı hesaplar olabilir mi? Eğer tekil saldırı başka etkenlerle birleşir ve sonrasının daha büyük çaplı sonuçlarını tetiklerse tabii ki tekil saldırı kendisiyle sınırlı değil, daha geniş çaplı rol oynayabilir.

Rol ve hacmi çok daha büyük olmasına rağmen IŞİD’in Musul  saldırısının oynadığı rol örnek gösterilebilir. Yine Kobanê’ye saldırısı da yenilmeseydi benzeri bir rol oynayacaktı.

Rojava devrim güçlerinin halklara bağlılığı ve kararlığı saldırıyı bozguna uğrattı ve  hesaplanan rolünü engelledi. Aynı zamanda halkların bağımsız devrimci örgütlü gücünün önemini yeniden kanıtlayarak, emperyalist taraflardan birine veya bölge gericisi devletlere dayanmak gerektiği fikrinin çürüklüğünü bir kez daha gösterdi.

Rojava devrimi, Erdoğan faşizmine, dini ve milliyetçi boğazlaşmalara ve emperyalist savaşçıların kanlı egzersizlerine karşı, halkların ve işçi sınıfının umudunu büyütmeye devam ediyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.