Modern Zerdüşt: Robert Jarowoy

• Zerdüşt inancında dört evre vardır; ilk evrede iyilik ve kötülük ortaya çıkmıştır; ikinci evrede dünya karanlığa ve felaketlere sürüklenir. Üçüncü evrede iyilik ve kötülük arasında kıyasıya bir mücadele yaşanır ve iyilik kazanır. Dördüncü evrede ise her türlü kötülük kaybolur ve dünyaya barış ve kardeşlik hakim olur.

Doğrudur yıldırımın düştüğü,

yağdığı yağmurun,

Bulutların rüzgarla sökün ettiği.

Ama savaş öyle değil,

savaş rüzgarla gelmez;

Onu bulup getiren insanlardır.

Duman tüten topraktan

bahar boyunca,

Dökülüp yükselir birden gökyüzü.

Ama barış ağaç değil,

ot değil ki yeşersin:

Sen istersen olur barış,

istersen çiçeklenir.

Sizsiniz uluslar, kaderi dünyanın.

Bilin kuvvetinizi.

Bir tabiat kanunu değildir savaş,

Barışsa bir armağan gibi

verilmez insana:

Savaşa karşı

Barış için

Katillerin önüne dikilmek gerek,

'Hayır yaşayacağız! ' demek.

İndirin yumruğunuzu suratlarına!

Böylece mümkün olacak

savaşı önlemek.

Bertolt Brecht

 

İki bin yıl önce Zerdüşt kötülüğü ve karanlığı tespit eder; fakat razı olmaz. Bu dünyanın mazlumlarının acısını içinde hisseder ve kötülüğe karşı bir savaş başlatır. Zerdüşt’ün inancında kötülük o an çok kuvvetli olsa da iyilik ve kardeşlik bir gün mutlaka kazanacaktır.

Zerdüşt'ten iki bin yıl sonra Bertolt Brecht de kötülük ne kadar güçlü olursa olsun; ona asla teslim olmamak gerektiğini “ Katillerin önüne dikilmek gerek!” diyerek bir kez daha hatırlatır hepimize.

Binlerce yıldır iyiyle/kötü, savaşla/barış arasında bir mücadele yaşanıyor. Eğer gerçekten iyi ve kötü çok net çizgilerle birbirinden ayıştırılabilseydi; iyi bügüne kadar savaşı çoktan kazanmış olurdu. Halbuki en zor olanı iyi ve kötüyü ayrıştırabilmek.

Fakat bu o kadar zor bir görev ki; başlangıçta iyi ve kötüyü kolaylıkla ayrıştıran kimi insanlar, yaşamlarının bir evresinde ikircime düşüyorlar, kötüyle mücadele etme azmini yitiriyorlar. İşte Robert Jarowoy bütün hayatı boyunca hem kalbiyle hem de aklıyla iyi ve kötüyü; karanlık ve aydınlığı ayrıştırmayı başarmış bir insandı.

O karanlığa karşı aydınlığın mücadelesini son nefesine kadar veren bir devrimci olarak aramızdan ayrıldı. Devrimciler aklılıdır; fakat onları devrimci olmayanlardan ayıran şey sadece akılları değil; daha çok vicdanları ve güçlü insani duruşlardır.

Heval Robert kitapları olan bir yazardı, anma toplantısında insanlar Heval Robert'in yazdığı kitaplardan bahsettiler; fakat Robert Heval ve hayat arkadaşı Heval Beate yaşamları boyunca sadece düşünceleri değil, aynı zamanda muazzam emekleriyle öne çıkmış iki devrimciydi. O düşmanın da bile saygınlık uyandırmış bir emek insanıydı; CDU Altona meclisi başkanı Heval Robert'i anlatırken ağlamaklı olmuş; onun muazzam vicdanı ve emeği karşısında kayıtsız kalamamıştı.

Heval Robert ve Heval Beate ikircimsiz Kürt halkının dostu yol yoldaşı oldular. Bir çok insanın Kürtlere ve Özgürlük hareketine mesafeli durmayı solculuk sandığı yıllarda onlar inadına Kürtlerin ve Kürt Özgürlük Hareketinin yanında yer aldılar.

Heval Robert, heval Beate! yaşamınızla bize örnek oldunuz; Kürt halkı sizi asla unutmayacak!