Savaş faşizme taze kandır

Ziya ULUSOY yazdı —

  • Bujuvazinin işgalci savaşlarına karşı koymayan antifaşist  mücadele zafer kazanamaz, işçi sınıfının sosyalizm için mücadelesi gelişemez. İşgalci savaşların şovenist serabı işçi sınıfı ve yoksul halkı sarhoş eder, faşizmin daha geniş ve güçlü taraftarı yapar.

Erdoğan, örgütleyip yönlendirdiği Hesekê’ye  IŞİD saldırısıyla yetinmedi. 

Suriye demokratik güçlerinin saldırıyı kahramanca püskürtmesi üzerine, Mexmur, Derîk ve Şengal’de 1 Şubat gecesi savaş uçakları ve SİHA’larla bombardıman gerçekleştirdi. Sivil halk dahil 7 Kürt insanını katletti, birçoğunu yaraladı, yoksul halkın ekonomisine zarar verdi. İşgal alanlarından saldırıları  sürdürdü.

Erdoğan faşizminin bu savaş bombardımanı, onun IŞİD saldırısını doğrudan örgütleyip Hesekê’ye saldırttığını ve IŞİD’i ön vurucu güç olarak kullanıp  Hesekê’yi himayeci işgal altına almayı planladığını kanıtlıyor. IŞİD’li katiller uğursuz zaferi kazanamayınca faşist öfkesini Rojava ve Şengal’de halklarımıza saldırarak kusuyor.

Aynı zamanda Kürt halkına ve halklara öncülük ederek kazandığı devrimci mevzilere kirli ve işgalci savaşla faşizmin kitle temelini güçlendirmeye çalışıyor.

Faşizm deneyimleri büyük çoğunlukla kanıtlamıştır ki işgalci savaşlar onun can suyu, onu dirilten taze kandır. Faşizme karşı mücadele savaşa karşı mücadeleden koparılamaz.

Bujuvazinin işgalci savaşlarına karşı koymayan antifaşist  mücadele zafer kazanamaz, işçi sınıfının sosyalizm için mücadelesi gelişemez. İşgalci savaşların şovenist serabı işçi sınıfı ve yoksul halkı sarhoş eder, faşizmin daha geniş ve güçlü taraftarı yapar.

Erdoğan faşizmi siyasi mücadelenin bu vargısını sık kullandı, şimdi gerilemiş kitle desteğini genişletip güçlendirmek için kullanmaya devam ediyor.

Erdoğan yenilgisini işgalle örtmeye çalışıyor

Kürt Özgürlük Hareketine karşı kimyasal ve ölüm kusan savaşı Garê’de, Medya Savunma Alanları’nda yenilgiye uğrayınca  Rojava’da işgali genişletme savaşına başvuruyor.

Burjuvaziler arası güç ilişkisi imkan vermeyince IŞİD’i savaş için önden sahaya sürüyor, ardından savaş güçlerini süreceği planı uyguluyor. Sınıf kardeşleri ABD, Rusya, Suriye ve İran yönetimlerinin olası genişletilmiş işgalleri de facto kabul edeceğine güveniyor.

Sol ve devrimci güçlerin görevi

İşçi sınıfı ve halkların komünist, devrimci, demokratik güçlerinin, Erdoğan’ın bu planlarını bozguna uğratmak için faşizme karşı mücadele görevini layıkıyla yerine getirmesi  gerekir.

Fakat bu yetmez.

Faşizmin işgalci savaşlarına, işgal bölgelerinde IŞİD, ÖSO, El Nusra (Heyet Tahrir Şam) ve diğer çetelere desteğine, Rojava-Şengal-Medya savunma alanlarına saldırılarına karşı mücadeleyi de inşa edip geliştirmesi şarttır. Yoksa işgallerle, savaş saldırılarıyla halkların ve evlatlarının taze kanını içen frakenştayn gibi yeniden güçlenmeyi dener, deniyor da.

Milli muhalefetin durumu

Burjuva muhalefet olan Millet İttifakı bu saldırılarda Erdoğan faşizmine destek veriyor.

İYİP savaş kışkırtıcılığında Erdoğan’la yarışıyor. CHP son tezkereye evet oyu vermedi fakat şimdi hava saldırılarıyla ve IŞİD saldırtılarak Kürtlerin katledilmesine sessiz kalıyor. Milli/şovenist birlik halini uyguluyor.

Emekçi sol hareketin bir bölümü de halkın başını döndüren şovenist savaş atmosferinden etkilenerek sessiz kalıyor. Bekledikleri burjuva muhalefetin olası seçim zaferiyle faşizmden kurtulma politikasını da işgalci savaşın şovenizm girdabına atacağını bile düşünemiyor.

Erdoğan’ın saldırılarına, savaş suçu işlemesine açıklamayla bile karşı çıkmayıp sessizlikle geçiştiriyor. Sol adına bu şovenist sessizliğin başını TKP çekiyor, Sol Parti ve diğer bazıları onu izliyor.

Yazık! Erdoğan’ın savaş suçlarına sessizlik yalnızca faşizmin halkların kanını içerek yeniden canlı-kanlı hale gelmesine yarıyor.

Oysa gelişmekte olan işçi direnişleri ve destek eylemlerinde, açıklamalar ve ajitasyonda, savaş bütçesinin ve yoksulluğun teşhirinde, Erdoğan faşizminin savaşına karşı bilinç ve protestolar geliştirilebilir. Küçük ve yaygınlaştırılacak başlangıçlar, büyütülebilir, faşizmin savaşla yaratmaya çalıştığı şovenist büyü bozulabilir, mutlaka bozulmalıdır.

Savaş alanlarında devrimci güçlerin ve halkların faşizmin kanlı bileğini büken direnişi, cephe gerisinden diğer mücadelelerle içiçe savaşa karşı mücadele yaygınlaştırılarak, birleştirilebilir. Faşizm yenilgiye götürülebilir, götürülmelidir.

Mücadele imkanları zamanında değerlendirilebilirse büyük halk mücadeleleri tutuşturulabilir. Bu, savaşa karşı mücadelede de geçerlidir.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.